30 Aralık 2022

Selimoğlu Ali

     
    Günümüzde bir karşılığı olmadığı için ailenin adını olduğu gibi başlığa çektim. Diğer yandan bu başlığı açma  mecburiyeti vardı; çünkü Galgancılar ve Hamzaları açıklayabilmek için bu aileye uğramak lazım. Belki sülaleyi isimlendirme konusunda bir şeyler yapılabilirdi; ama dedim ya bugüne ulaşamadığı için somutlaştıramıyoruz.

    Selimoğlu Ali yerine Galgancılar desek, olmaz; zira Galgancılar değil. Hamzalar demek de uygun düşmez, onların da ayrı macerası var... Bununla beraber her iki sülaleyle de yakın ilişkisi var. Temtemin adının Ali olduğunu teyit edebilseydik, 'İşte Selimoğlu Ali O'dur... Bunlar da Temtemlerdir'  hükmünü verirdik; lakin onu da yapamıyoruz. Bütün bu sebeplerden, başlık Selimoğlu Ali olarak kalsın... Şu bir gerçek; Selimoğlu Ali, Sudeposunun ardındaki aralıkla doğrudan ilgili...


    1843 Yılında ölen Selimoğlu Ali'nin varisleri arasında yedi oğlu ve dört kızı vardı. Konumuzu teşkil eden Selimoğlu Ali, 1843'te vefat eden Selimoğlu Hacı Ali'nin torunu oluyor. Kimden? Oğlu, Osman'dan... (Selimlerin her dalında Ali isminin yaygınlığı normal karşılanmalı; çünkü hepsi Selimoğlu Hacı Ali'nin torunları.)

    Selimlerin Hacı Ali oğlu Osman 1813 yılında doğdu. Bütün Selimler efradı gibi O da 'orta boylu' olarak tarif edilmiş. 1839 Yılında redif askeri olarak kaydı yapıldı, babası vefat ettiğinde askerdeydi yani. Zaten bu bilgileri edinmemizi sağlayan belge de Osman asker olduğu için düzenlenmiş... Babasının cenazesinde bulunamamış; ama bir kaç yıl içinde Eğret'e geri döndüğü anlaşılıyor. Çünkü 1846 yılında bir çocuğu doğuyor... Öncesine bakalım...

    Selimoğlu Osman, Emine Hanım ile evlendi. Eşinin kimlerden olduğu bilinmiyor. Ne zaman evlendikleri, ilk çocuklarının ne zaman doğduğu gibi bilgiler de malumumuz değil. Tek bildiğimiz, kayıtlara geçen ilk çocuğunun 1846 doğumlu olmasıdır. Tabi oğlu doğduğunda Osman'ın 33 yaşında olduğunu unutmamak lazım. Hatta kızı doğduğunda da 46'ydı... O günün şartlarına göre otuz yaş üstü geçkin kabul ediliyor. Geçkin dönemde çocuk sahibi olma durumunu Osman'ın oğlunda da göreceğiz...

    Başka çocukları vardıysa da bilmediğimiz için bir oğlu ve bir kızından bahsedeceğiz. 1846'da doğan oğluna babasının adı olan Ali; 1859 doğumlu kızına da annesinin adı Fatma ismini koydu. Fatma, Selimoğlu Hasan eşi oldu; ileride Paşagızıların Egekemal-Egehasan kardeşlerin ninesi olacaktır. 

    1846'da doğan Ali, sözünü ettiğimiz Selimoğlu Ali'dir... Ayanoğlu Halil kızı Şerife ile evlendi. (O vakitler sülaleye Ayanoğlu değil, Hacıkocaoğlu diyorlardı.) Şerife Hanımın babası Halil olduğu gibi, dedesinin adı da Halil... Bu Hacıkocaların Halil oğlu Halil'in hiç oğlu olmamış. Bilinen iki kızı var, biri Şerife... Diğerinin adı da Cennet imiş ve Karacahmet'e gelin olmuş... Hiç oğlu olmayan Halil oğlu Halil'e Temtem diyorlarmış. Yani Selimoğlu Ali Onun kızını alınca, Hacıkocalar/Temtemler/Ayanoğlularla bağ kurulmuş oldu...

    Bir kız ve üç oğlu oldu. 1881 Yılında Atike, 1893'te Ali Osman, 1911'de İsmail ve 1913 yılında Abdullah doğdular... Dört çocuk, yaklaşık otuz yıl aralığında dünyaya geliyor ve en küçük Abdullah doğduğunda; Selimoğlu Ali 67, Şerife Hanım ise 63 yaşındalar...

    Büyük çocukları Atike'yi, Çerkez Muhacir Mehmet Ali'nin oğlu Hamza'ya veriyorlar. Yani bugünkü Hamzaların dedesine... Haliyle Atike Hanım da Hamzaların ninesi olacak... Hamzalarla ilk bağlantı bu, arkası gelecek...

    Büyük oğlunda kendi dedesiyle babasının adını birleştirmiş... Ali Osman'ı Veyislerden Hasan Hüseyin kızı Azime ile evlendiriyor. Böylece Ali Osman, Böbülerin dedesi Mazinin Ömer ve Daldalların Sarasan (Hasan Dadak) ile bacanak oluyorlar... Yani yaşasaydı Ali Osman onlarla bacanak olacaktı; ama ömrü yetmiyor... Selimoğlu Ali Osman'ın Cihan Harbi şehitlerinden biri olduğu sanılıyor... Henüz çocukları olmamıştı...

    O günlerin yaygın adetlerinden biri olarak, dul kadını ölenin kardeşine verme durumu da mümkün değildi; çünkü İsmail ile Abdullah daha 3-4 yaşındaydılar... Bunun yerine benzer bir şey yaşandı; Atike Hanım, dul gelinleri Azime'yi kendi oğlu Süleyman'a aldı. Dayısından dul kalan Azime ile aralarında 10 yaş fark vardı... Neticede Hamzaların Süleyman, Mazinin Ömer ve Sarasan ile bacanak oldu... Azime Hanım ise Hamzaların Ademhoca ve DP eski İl Başkanı Erman Kaya'nın nineleri olacaktır... Selimoğlu Ali'nin Hamzalarla işte böyle bir bağı var... Ayrıca Hamzalara 'Çilli Aliler' denmesinin bir sebebi de bu bağ olabilir.

    Küçük oğlanlar İsmail ve Abdullah'ın akıbeti bilinmiyor, onların hakkında bugünlere yansıyan bir şey yok. Cihan Harbi hengamesinde ölüp gittiler belki de... Aynı yıllarda anaları Ayanoğlulardan Şerife Hanım da vefat ediyor. Babaları Selimoğlu Ali ise 1928 yılında vefat ettiğinde 82 yaşındaydı... Ondan geriye torunları Hamzalar kaldı. Her bir Ali Kaya'da Selimoğlu Ali'nin hatırası vardır... 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder