05 Şubat 2022

Demirdelenler

    
    Tespit edilebilen en eski kayıtlarda 'Demirci Dellan oğlu Mehmed ibn Yusuf bin Mehmed'ten söz ediliyor. Nispeten daha yenilerinde ise sülale adı olarak 'Demirdelenoğlu' deniliyor. Bu sülalenin kullandığı 'Özdemir' soyadı da elde dursun. 

    Bir kaç kaynaktan işittiğim 'Gemidelenler' efsanesi var bir de. Dediklerine göre, sülalenin atalarından birisi metal malzemeden bir gemiyi delerek yanındakilerin oradan kurtulmasını sağlamış. Hatta aile mensuplarından birisi mahkemeye düşünce, hakim bu olaya telmihen 'Gemi delenler bunlar, beklenir..." gibisinden bir şeyler demiş...

    Bütün bunların ortak paydasını 'demir' kelimesi oluşturuyor. Anlaşıldığı kadarıyla ortada esaslı bir 'Demirci' var. Eğret'te 'dellan' kahramanlık ve sevimlilik ifade eden bir ünvan gibi kullanılır. Bir demirciye 'dellan' dedilerse, onun işinde ne kadar usta olduğunu anlamak gerekir.

    Bir de 'Amcalar' adı var... Esasında Eğret'te 'amca' yok; babanın erkek kardeşi ve diğer büyükler hep 'emmi'dir.  Öyleyse hiç kullanılmayan 'amca' nasıl bir sülalenin adı olabiliyor? Bence burada da yolumuz 'demir'e çıkacak. Şöyle ki: 
    Demirci Dellan > Demirci > Demirciler > Emiceler > Amcalar

    Yukarıda bahsettiğim belgedeki künyeden yola çıkarsak, Demirdelenlerden en eski isim olarak karşımıza 'Mehmet' çıkıyor. Onun oğlu Yusuf, sonra tekrar Mehmet... Bunlardan hangisinin Demirci Dellan olduğu veya Dellan'ın kökünün hangi tarihe kadar uzandığı hususunda elde bir bilgi yok. Mehmet'in 1700'lü yılların ortalarında doğduğu tahminini yapabiliriz. Öyle olunca, 250 yıldan az daha fazla bir maziden bahsediyoruz demektir.

    İşte o Mehmet'in Yusuf adında bir oğlu var, Fatma Hanım ile evleniyor. Çocuklarının dışında bu Yusuf-Fatma çifti hakkında da bilgimiz yok; lakin Demirdelenlerin belgesel hikayesi bu çiftin iki oğlu ile başlıyor. Bir ağacın iki büyük dalı gibi düşünelim bu oğlanları. Büyüğün adı Mehmet, küçüğünki Ali...

    [Bu aileye paralel olarak, aynı dönemde hemen hemen aynı yaşlarda iki kardeş daha var. Onlar da Demirdelenoğlu Halil'in çocukları Ali ve Ayvaz... Büyük ihtimal Yusuf ile Halil kardeşler.... Bu Halil çocuklarından günümüze pek bir eser kalmamış. Bu yüzden Yusuf ana dalını esas alıyoruz.]

    Demirdelenoğlu Mehmet, 1817 yılında doğmuş... Mehmet kızı Satı ile evlendi. 1883'te öldüğünde eşi Satı Hanım hala hayatta idi. İki kız, iki erkek evlatları vardı: Fatma, Halime, Yusuf ve İbrahim... 

    Küçük kız Halime hakkında kayda rastlanamadı; ya Eğret dışına gelin oldu yahut evlenmeden vefat etti. 1864 doğumlu büyük kız Fatma Hacımahmutlardan Mehmet eşidir. Anlamayı kolaylaştırmak için diyelim: Fatma Hanım ileride; Ayı Mevlüt, Hafız Mehmet, Manda Ahmet ve Garaçaylı Kazım'ın ninesi olacaktır...

    Mehmet'in büyük oğlu Yusuf'tan Amcalara varılıyor; küçüğü İbrahim'den ise Şavallara...

    Gelelim Demirdelenoğlu Yusuf'un küçük oğluna... 1819 Yılında doğmuş... Bu oğluna Ali adını vermesinden analarının baba adı Ali olduğunu çıkarabiliriz. İki oğullarına karı koca babalarının adını vermiş oldular... Kayıtlara kız çocukları yazılsaydı, varsa kız çocuklarından da ana adları hakkında fikir yürütebilirdik...

    Demirdelen Ali de Havva Hanımla evlenmiş. Tabi ki Havva Hanımın kimliği hakkında bilgi yok... Biri kız diğeri oğlan, iki çocuklarından haberimiz var... Kızları Neslihan, Emirdağ/Afyon istikametinden Eğret'e gelip halk tarafından hüsnükabul gören Berber Ali Usta'ya vardı. Meşhur Deliberber (Mehmet Ömbül)ün anasıdır...

    Ali'nin tek oğlu Osman... Hayta Mahmut Özdemir'in babasıdır...

    Demirdelenleri yukarıda verdiğimiz bu plan üzerinden inceleyeceğiz...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder