Hane bilgilerine göre Garamusaoğlu Ali'nin erkek evladı yok; yalnız 30 yaşındaki Ahmet adlı damadı, tıpkı erkek evlat gibi haneye kaydedilmiş. Hatta aynı hanede 1830 doğumlu İbrahim adında torununun da kaydı bulunuyor. Başka da bir not yok, Garamusalarla ilgili 1831 kayıt bilgisi bu kadar...
Eldeki ikinci nüfus kaydı 1904 yılına ait ve buna göre yetmiş yıl sonra Garamusalara ait hane sayısı ikiye çıkıyor. İlki Garamusaoğlu Mehmet Ali, ki Tingildeklerin atası olur; ikincisi Garamusaoğlu Ahmet, bu da Gödeş olarak bilinir, Gödeşlerin atasıdır... Anaları ayrı olmakla beraber Mehmet Ali ile Ahmet, yani Tingildeklerle Gödeşler kardeş oluyor. Babalarının adı Mustafa...
Yetmiş yıl arayla tutulan iki kütüğe göre Garamusa hanesi ikiye çıkmış oluyor; lakin ikisi arasında tutarsızlık var. 1831'e göre Garamusaoğlu Ali'nin oğlu yok; damadı Ahmet ve onun oğlu İbrahim var... 1904 Kütüğündeki Garamusaoğlu kardeşlerin baba adı ise Mustafa...
Düğümü çözmek için yetmiş yıllık aralığın ortalarından bir yerden gelecek ek bilgiye ihtiyaç var. 1847 Tarihli birbirine bağlı iki mahkeme belgesi imdadımıza yetişiyor. Bunlardan ilki, vefat eden Garamusaoğlu Ali'nin varislerini gösterir belgedir. Buna göre vereseyi karısı Fatma Hanım ve beş kızı oluşturmaktadır. Üç kızı Havva, Ayşe ve Fatma yetişkin; Emeti ile Ümmühan ise yaşça küçüktürler. Zaten belgenin düzenlenmesine sebep, iki küçük kızdır...
1847 Yılında düzenlenen bu ilk belgeyle 1831 kayıtları da teyit edilmiş oldu. Zira oradan Garamusaoğlu Ali'nin erkek evladı olmadığını öğrenmiştik. Fakat bu bilgi, yirminci yüzyıl başındaki iki Garamusaoğlu hanesini aydınlatmaya yetmiyor...
Sözü edilen ikinci belge de ilkinden kısa bir süre sonra, Demircieyüpoğlu Ahmet oğlu Ahmet'in başvurusu üzerine düzenleniyor. Ahmet oğlu Ahmet özetle diyor ki, 'Bir süre önce vefat eden kayınpederim Garamusaoğlu Ali, yıllar önce dam ve samanlığıyla birlikte evini bana satmıştı. Bu ev tarafıma verilip miras paylaşımından çıkarılmalıdır.' O günün muhtarı olan Hacıların İdris oğlu Hacı Ali'nin de aralarında bulunduğu kişiler buna şahitlik edince istediği belgeyi alıyor.
Bu ikinci belge de 1831'i destekler mahiyette. Garamusaoğlu Ali'nin damadı hakkında ayrıntılar öğreniyoruz, bir de evini ona bıraktığını... Daha başka bilgiler de var o belgede, mesela sözü edilen evin tam tarifi yapılıyor ki, bugün sır sırta vermiş Gocamatlarla Gödeşlerin ev tarif edildiği çok net anlaşılıyor... Böylece davacı Garamusaoğlunun damadı olan Ahmet oğlu Ahmet'in bugünkü Gocamatlar (Tektaş) olduğu kesinlik kazanıyor...
Belgede evin tarifi yapılırken iki tarafı yol, diğer iki tarafın birinde Daloğlu Hüseyin (Veyisler) evi, ötekinde ise Tureçoğlu Mustafa'nın evi olduğu belirtilmiş. Tureç/Tureşoğlu Mustafa dediği, Tingildeklerle Gödeşlerin atası olan Mustafa'dır...
1904 Kütüğünde iki Garamusaoğlu hanesi olan Mehmet Ali ile Ahmet'in babaları Tureşoğlu Mustafa'dır. Bu iki kardeşin anneleri farklı demiştik. Büyük olan Tingildeklerin atası Mehmet Ali'nin validesi Ayşe Hanım; Garamusaoğlu Ali'nin iki numaralı kızıdır. Büyüğü Havva'yı Gocamatların dedesi alırken, onun küçüğü Ayşe'yi de Tingidekler/Gödeşlerin dedesi almış...
İlk kayıtlarda Garamusaoğlu Ali'nin hanesinde yazılan ve onun evine de varis olan büyük damadı Ahmet çocukları yirminci yüzyıla Gocamatlar olarak gelirken, ikinci damadı Tureşoğlu Mustafa, halk arasında yine Tureşler olarak bilinmiş; ama iki oğlu resmi kayıtlara Garamusaoğlu olarak işlenmişler...
Peki Tingildeklerle Gödeşler iki kardeş olarak neden bu kadar ayrı düştü? Şöyle oldu; Garamusaların kızı olan ilk eşi Ayşe Hanım ölünce, bir başka Ayşe ile evlendi; ikinci Ayşe Hanım Ayanoğluların kızıydı... Fakat bu arada oğlu Mehmet Ali evlenmiş, hatta ondan torunu bile olmuştu. Mehmet Ali'yi uçurmak lazımdı, ama nereye? Kendi hanımıyla eski evlerinde kalıp Mehmet Ali'yi Ayanoğlulardan gelen yeni yurda çıkardı. Böylece Gödeşler eski yurtlarında kaldı; Tingildekler ise Ayanoğlularla (Patlaklar, Garahmetler vs.) komşu oldu...
Şu durumda, Gocamatlar, Tingildekler ve Gödeşleri; aslında nesli günümüze ulaşmayan Garamusalar çatısı altında ele almak gerekir. Biz de onu yapacağız...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder