14 Ocak 2024

Güzel Hikaye

     
    Camilerin vazgeçilmez aksesuarıdır; mihrabın sağına 'Allah', soluna 'Muhammed' isimlerinin yazılı olduğu hat levhaları asılır, sonra yukarıdan bir kuşak oluşturacak şekilde dört halife ile Efendimizin iki torununun isimleri sıralanırdı. Yeni yapılan camilerde daha başka süsleme ve aksesuarlara yer verilse de çoğunda yine bu levhaları görmek mümkün.

    Erken gittiğiniz zamanlarda gözünüz takılıp incelemişsinizdir, sekiz levhanın her birinin kendine has ayrı bir estetiği vardır. Okuma bilmeyip de az çok harfleri tanıyanlar levhada hangi isim yazdığını çıkarabilirler. Bununla beraber iki levhadaki Hasan ve Hüseyin isimleri birbirine benzer ve bu benzerlik Arapça yazıya en uzak kimselerin bile gözünden kaçmaz. Yalnız iki noktalık bir fark Hüseyin'i kardeşinden ayrır...

    Eski harflerle yazıldığı zamanlarda iki ismin hep karıştırıldığını, aynı kökten geldikleri için ikisine birden 'Hasaneyn' denildiğini, bu kelimenin yalnız Peygamberimizin iki güzel torunu için kullanıldığını, kelimelerin 'hüsn' (güzel) kökünden geldiğini 'Çifte Güzeller' başlığıyla anlatmıştım. Orada, aslında 'Hüseyin' diye bilinen kişinin adı 'Hasan' olarak kaydedildiğini, ferasetli Eğretlilerin ikisini de ifade eden Hasaneyn kelimesini dönüştürerek 'Esnan' yapıp adamın lakabı haline getirdiklerini, böylece Esnanlar  diye yeni ve güzel bir sülale adı meydana çıktığını izah etmiştim. Yine orada aynı kökten türeyen Hasan ve Hüseyin'den başka Hüsnü, Hüsnüye, Tahsin, Muhsin, Muhsine gibi isimleri de zikretmiştik...

    Güzel/hüsn kökünden gelen Muhsin ismi Anıtkaya'da pek bilinmiyor; sadece Kekecin Muhsin İdis ve Haydarın Muhsin Acar var... Geçenlerde İzmir'de Muhsin İdis Abi ile tanışınca isminin hikmetini sormuştum. Anlattı, çok basitmiş... Kekecin askerdeyken çok sevdiği ve saygı duyduğu komutanının adıymış. Onun hatırasına oğluna bu ismi vermiş. Hatta Eğretliler olarak aynı birlikte baya da kalabalıklarmış. O komutan hepsinin ortak kumandanıymış; fakat oğullarına sadece Haydar ile ikisi onun adını vermişler. Yani Anıtkaya'lı hepi topu iki Muhsin'in isim kaynağı aynı imiş...

    Muhsin Abi babasının diğer asker arkadaşlarını da söylemişti; lakin not almadığım için unuttum gittiydi... Bugün Demircisalek (Salih Yakışır)ın torunu Osman Yakışır ile tanışıp sohbet ettik. Dedesinin özenle sakladığı bir kaç fotoğrafı da benimle paylaşma nezaketinde bulundu. Bazı fotoğraflardaki yüzlerin kimler olduğunu da Annesi Hatice Hanım bize söylüyordu. Beş kişilik bir askerlik hatırası fotoğrafında Kekeç ile Haydar isimlerini duyunca benim kafamda şimşek çaktı.

    Muhsin İdis Abinin söyleyip de benim unuttuğum üç kişinin daha adı meydana çıkmış oldu. Belki dahası da vardır; gelirse onları da zikrederiz... Fotoğraftaki kişiler; Dönelerin Ali Çalışır, Kekeç Halil İdis, Demircisalek Salih Yakışır, Aydınlı Delimehmetin Haydar Acar ve Tekelilerin Halil Temel...

    Çifte Güzellerde Esnanların hikayesi gibi burada da bir başka güzel Muhsin hikayesi ortaya çıktı. Ne güzel...

    Fotoğraf Kaynak. Osman Yakışır



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder