Tarih boyunca Eğret'te Rum ve Ermeni varlığına dair pek bir bilgi yok elimizde. Gerçi Eğret hakkında bile tarihi (belgesel) bilgimiz yok. Fakat bazı işaretler az da olsa köyde müslüman olmayanların da bulunduğunu gösteriyor.
17. yüzyılda bir Eğretlinin, musallat olan eşkıyadan korumak maksadıyla bazı eşyasını Afyon'daki bir Rum/Ermeni'ye emanet etmesi konusu mahkeme belgesine yansımış. Buna göre Eğretliler Afyon'da da olsa gayrımüslimlerle irtibat halindeler. Onlara emanet bırakacak kadar güveniyorlar. İrtibatın derinliğine bakılırsa bunu sağlayan ve sürekli Eğret'te yaşayan Ermeni veya Rumlardan da söz etmek mümkün görünüyor.
1847 yılında Rus gezgin Çihaçov'un yolu Eğret'ten geçiyor. Doğal olarak ondan önce Osmanköyü yakınlarından geçiyorlar. Burada bir mollanın silahlı saldırısından onları Ermeni tüccarlar kurtarıyor. Bir süre önce Eğret'ten ayrılıp İstanbul yoluna koyulan Ermeni tüccar kervanı. Çünkü Eğret, İpek yolu başta olmak üzere çoğu ticaret yolunun önemli duraklarından biri. Ticaret de genelde gayrımüslimler tarafından yapıldığından Ermeni, Rum pek eksik olmuyor civarda.
Ondan 15 yıl sonra 1862 yılında Prusya elçisi de köydeki bir odada konaklayacaktı. Çünkü ticaret kervanlarının konaklaması için Han (Kervansaray) hizmet verirken diğer misafirler de Eğret'te çok yaygın olan bu sülale odalarında geceliyorlardı bila-ücret. Misafirin dinine milliyetine bakılmıyordu, tıpkı Han'da tüccarlara bakılmadığı gibi.
Köydeki Goca Cami'nin de önceki yüzyıl başlarında yapıldığı tahmin ediliyor. Taş duvarlarıyla meşhur bu camiyle birlikte onun hemen batısındaki Medrese binası ve Daldalların Oda'nın da benzer mimari yapıları nedeniyle aynı dönemde inşa edildiği söyleniyor. Bu tip mimaride Ermeni ustaların uzmanlaştığı da malum. Eğret'te oturan Ermeni ustaların varlığı güçlü bir ihtimal olarak düşünülmeli.
1921-1922'de Eğret uzun sayılabilecek bir süre Yunan işgalini yaşıyor. İhtiyattaki Yunan 7. Tümeni burayı merkez belliyor. Büyük Taarruz'u sezinleyen Trikopis, 24 Ağustos'ta bu tümeni Balmahmut'a naklederek kendince önlem alıyor. İşte bu olayın öncesi akşamı bir Eğretli Rum, yakın gördüğü ve ulaşabildiği Müslüman komşularını uyarıyor: "Yarın Yunan ordusu köyü boşaltacak, dışarı çıkmayın ki size zarar vermesinler." Bu Rum'un adı Yorgo. Hakkında fazla bir bilgimiz yok ama; bakkal dükkanı olduğu, evi ve dükkanının şimdi Günaydın Yırgal'in evinin bulunduğu yerde olduğu, avlusunda bir kuyu bulunduğu bilgisi var. Hatta Kahveci Süleyman (Yırgal)ın oturduğu evde bulunan helanın bu kuyu üzerine yapıldığı söyleniyor. Bu kuyu ambar mıydı yoksa su kuyusu muydu bilmiyoruz. 24 Ağustos 1922 sabahı Eğretli bir bakıyor ki köyde Yunan kalmamış. Hatta bu konuda uyarı yapan Yorgo bile gitmiş. Dükkan yağmalanıyor.
Yorgo'dan başka Rum var mıydı Eğret'te, varsa onlar da mı Yunanla birlikte çekildi, yahut bunlara ne oldu bilmiyoruz. Afyon'dakilere ve başka diğer yerlere ne olduysa onlara da o olmuştur herhal.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder