23 Mayıs 2022

Berberler

 

    Köye evvelden yerleşmiş ilk Eğretlilerin geçimi ileşberlik ve hayvancılıktan idi. Ziraatle ilgili aletleri kendileri yapabiliyor, bilemedin komşusuna yaptırıyorlardı. Hayvanları nallama, kırkma gibi işleri de kendileri halledebiliyorlardı. Urba dikme, kilim dokuma, geri örme, çarık germe, kaşık oyma vs. gibi kişisel ihtiyaçların karşılanması böyle... Demirci, koşumcu, arabacı, değirmenci gibi esnaflar da kendi kendine mecburen hayatta yer buldu. Bir de hamamcılık, değirmencilik gibi diğer insanlara hizmet veren meslekler var. Eğret şartlarında bunlar da gelişti. Hatta mandıracılık bile vardı. 

    Nedendir bilinmez, berberler hep dışarıdan geldi, yerleşti ve Eğretli oldular. Belki diğer meslek sahibi esnaflar için de bu durum söz konusudur; ama özellikle 19. yüzyılda hatırı sayılır bir berber akını olduğu besbelli. Eski kütükte 'berber' olarak kaydedilenlerin tamamı böyle.

    Berber Ali Usta

    Eğret'e gelen berberlerin yalnız birinden 'Usta' diye söz ediliyor; O da Berber Ali Usta'dır. Diğerleri 'Berber' yahut 'Berberoğlu' diye yazılmış. 

    Berber Ali Usta 1850 yılında Afyon'da doğmuş. Babası Abdurrahman, annesi ise Şerife... Annesi ve kız kardeşiyle birlikte geliyor Eğret'e. Kız kardeşi de Şerife... Sonradan 'Aliyeler' denilecek Hacıahmetler sülalesinden Emiralanoğlu Ahmet'in eşi oldu. Annesi Şerife Hanım 1825 doğumlu, görmüş geçirmiş bir kadın... Öldüğünde 80 yaşının üzerindeymiş. 

    Berber Ali Usta atalarının Afyon'a Emirdağ'dan geldikleri, aslen Emirdağ Yörüğü olduklarına dair bir bilgi var; ama bunu destekleyecek başka bir şey bulamadım.

    Afyonlu Berber Ali, kısa zamanda işinin ehli olduğunu gösterdi, ustalığını ispatladı. Köyün ileri gelenleri, buraya yerleşmesi için teşvik ettiler; 100 dönüm tarla verdiler mesela... Eğretli olmasına bir adım kaldı, o da evlenip yuva kurmaktı... Demirdelenoğlu Ali kızı Neslihan'la evlendi. Neslihan Hanım, Hayta Mahmut'un halası oluyor... 

    Ali Ustanın sevilmesinin tek sebebi şüphesiz sadece işinin ehli olması değildi. Düzgün karakteri ve ermiş gibi nurani bazı garip halleri de vardı. Bütün bunlar yüzünden Eğretliler Onu bağrına basmış... Hacımahmutların Mehmet, Söğütçüğe beygiri çakıp camiye gitmiş. 'Acaba boşandı mı, zikgeyi çıkardı mı' gibi vesveseyle namazı kılmış. Namazdan sonra Ali Usta yanına yaklaşıp, 'Korkma beygire bişey olduğu yok' diye kulağına fısıldamış... Buna benzer garip hallerine çok şahit olmuşlar...

    Neslihan ile Berberin iki oğlu iki kızı oldu. Dört çocuğun büyük ve küçükleri oğlanlar, arada iki kız var. Büyük kızına o sırada sağ olan ninesinin adı Şerife ismi konulmuş. Hacıların Kel Ahmet ile evlenecek olan Şerife, Arzıman Azbay'ın anasıdır... Küçük kızı Nimet ise önce Yörüklerden birine vardı. Kocası Cihan Harbinde kalınca Daldalların Deli Veyis oğlu Süleyman'ın ikinci eşi olacaktır; yani Akgalak Çapar Mehmet Dadak'ın annesi...

    Ali Usta'nın oğullarına gelince... Küçüğünün adı İsmail, dört çocuğunun da en küçüğü oluyor, 1892'de doğdu. Veyislerin Ramazan kızı Fatma ile evlendi. Burada ciddi akrabalık bağlarını hatırlatmak gerek... Evvela, İsmail'in halası Şerife Emiralanoğlu Hacıahmetlerin Ahmet'e varmıştı, bunu unutmayalım. Şerife Hanım, oğlu Veli'yi Veyislerin Ramazan'ın büyük kızı Aliye ile everdi... Şu durumda Berber Ali Usta'nın oğlu İsmail, halaoğlusu Veli ile bacanak oldu...

    Henüz çoluk çocuk yoktu, Cihan Harbi patlak verdi. Şehit olduğu haberi Çanakkale'den geldi. Köyü Belirlenemeyen Afyonlu Çanakkale Şehitleri listesindeki şu bilgiler onunla örtüşüyor: "Afyonlu Ali oğlu İsmail; 2. Kolordu, 2. Fırka, 16. Alay, 2. Tabur Piyade Eri iken 19 Haziran 1915 günü, Anafartalar Muharebelerinde şehit oldu."

        Deli Berber

    İsmail parantezini kapatıp Berber Ali Usta'nın büyük oğlu Mehmet ile devam edeceğiz. Çocuklarının içinde en büyük olan Mehmet, 1883 yılında doğdu. Ümmühan Hanım ile evlendi. İki kız üç erkek, beş çocukları oldu. Kızlar en büyük ve en küçük, üç oğlan ise bunların arasındadır. Oğlanlardan birine babası Ali'nin adını, birine şehit kardeşi İsmail'in adını, üçüncüsüne de Emin adını verdi; fakat üç oğlunun hiç biri yaşamadı, çocukken vefat ettiler... 

    Büyük kızı Havva 1906 yılında doğdu. Tongulların Hasan oğlu Ahmet eşi oldu. Orada doğan bir kızı Zehra, ileride Con Ahmet Aydın'ın eşi olacaktır... 1913 Yılında doğan küçük kızının adını Ayşe koydular. Ümmühan Hanımın ana adı oluyor Ayşe... Hacımahmutlardan Manda Ahmet'in eşi oldu...

    Berber Ali Usta, bütün mesleki birikim ve hünerini tek oğlu Mehmet'e miras olarak bırakacaktı. Bunun için küçüklüğünden itibaren onu yetiştirmekte titizlik gösterdi. Kendisi, Eğret halkı tarafından kimseye verilmeyen 'Usta' ünvanının hakkını vermişti, içi rahattı. Oğlunun da bu düzeye layık biri olmasını istiyordu. Verdiği emeğin karşılığı, onun ölümünden yıllar sonra alındı; Oğlu Mehmet de usta berber olarak toplumda saygın bir yer edindi. 'Goca Berber' bazen de 'Deli Berber' diye anılıyordu... Deliliğini gençliğinde bir nebze eşkıya olarak takılmasına da bağlıyorlar. İyi tüfek kullanmayı ve attığını vurmayı bu döneme borçluymuş. Havaya atılan parayı vuracak kadar iyi nişancı olduğunu söylüyorlar…

    Goca Berber küçük kızı Ayşe'yi Manda Ahmet'e vermişti. Ali, Fadime ve Emin adında üç torununu doğurduktan sonra kızı 1938'de vefat etti. 'Anaları sağ iken babanın çocuklarını bir gözü görür, anaları öldükten sonra o gözü de görmezmiş' diye Eğret'te yaygın bir söz var. Manda Ahmet tekrar evleniyor, üvey ana filan derken, Deli Berber torunlarını öylece bırakmayıp yanına alıyor. Zaten kız torunu ufakken vefat ediyor, geride kalan Ali ile Emin'in bakım ve büyütülmesi artık ona ait olacak...

    Torunlarından Ali, babası Ali Usta'nın hem de küçükken ölen kendi oğlunun adı; Emin de yine küçük ölmüş oğlunun adıdır. Bu minval üzere Deliberber 1960, eşi Ümmühan Hanım ise 1961'de peş peşe vefat ettiler... 

    Esasında Manda Ahmet oğlu olarak, Ali ve Emin Öztürk'ü Hacımahmutlarda ele alacağız; lakin bunlar daha çok 'Berberlerin Ali' ve 'Berberlerin Emin' olarak bilinmektedirler. Dedeleri Deli Berber tarafından büyütüldükleri için öyle biliniyorlar. Ayrıca Berber Ali Usta'dan bugüne kalan yadigar, sadece onlar ve çocuklarıdır...

    Berberlerin Ali ve Emin'in çocuklarına verdikleri isimlerde Berberler sülalesinin izleri de takip edilebilir. 'Deli Ali' lakaplı Berberlerin Ali; büyük oğluna, anasının emmisi Çanakkale şehidi ve kendi dayısı İsmail adını veriyor. Kızlarının büyüğüne anası Deli Berber kızı Ayşe; küçüğüne de yine Deli Berber kızı, teyzesi Havva'nın adlarını koyuyor... Berberlerin Emin ise oğluna dedesi Deli Berberin adı olan Mehmet, kızına da ninesi Deli Berberin eşi Ümmühan adını koymuş... 
    Deli Ali ile onun torunu, yani Fişek oğlu Ali Öztürk, Berber Ali Ustanın adını taşıyorlar. Berberlerin Eminin oğlu Cingen Mehmet ile onun iki torunu Mehmet Öztürk'ler de Deli Berberin adına miraslar...


    Berberler

    Berber Ali Ustanın nesli, oğlu Deli Berberin kızından bugüne devam ediyor. Mesleği ve ustalığı da 150 yıl sonra bugün hala sürdürülüyor. Bildiği her şeyi oğlu Mehmet'e öğreten Ali Usta bu dünyadan göçtü gitti. Oğlu da ustalığını kendine saklamadı, adam yetiştirdi. 

    Deli Berberin yetiştirdiği üç meşhur berber var; Omarcıkların Berberüseyin (Hüseyin Sağlam), Takgasların Berberüseyin (Hüseyin Öncül) ve Tingildeklerin Hacapdılla (Abdullah Kasal). Hacapdılla kanalı kendisinin ölümüyle birlikte tıkanıyor. Takgasların Berberüseyin, Göçmen Süleyman oğlu Sami Sancak'ı yetiştirdi.

    Omarcıkların Berberüseyin; Ali Ustadan Deli Berbere, ondan da kendisine miras kalan mesleğin öğretimi konusunda adeta bir okul oluyor. Önce kardeşi Şükrü Sağlam ile Göçmen Süleyman oğlu Ali Sancak'ı yetiştirmeye başlıyor. Şükrü ile Ali askere gidince Böbülerin Ahmet Kabadayı'yı yanına alıyor. O çalışırken bir yandan da oğlu Yahya Sağlam'ı işliyor. Kabadayı ustalaşınca kendi teşvikiyle ona dükkan açıyor. Berber Ahmet, dükkanında Turabilerden Mehmet Külte'yi yetiştiriyor. Kendisi İzmir'e taşınınca ustalaşmış olan Berber Mehmet devam ettiriyor işi. Bu arada Berberüseyinin kanalından da Berber Yahya devam ediyor... Berber Mehmetin emekliliğine yakın oğlu Hüseyin Külte yetişmeye başlıyor. 

    Hasılı kelam, Berber Ali Ustanın torunları Berberler sülalesini devam ettirirken; 150 yıllık mesleğini de zincirin son halkası olarak Berber Hüseyin Külte sürdürüyor.


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder