29 Eylül 2023

Atyarışı Ne ki!

    
    Bir at yarışı  mevzusu da Dayıların Vahit Yola'nın düğününde dönmüş. Olayın esas kişisi yine Şampaya... Rakip de Tekkegaren (Kayıhan)dan... Bu adam, Mustafa Ayas'ın sözünü ettiği kişi olmalı. Aynı zamanda kaçak tahta, döşme filan getirirmiş...

    Yarış düzenleme fikri, kardeşi Hasan'dan çıkıyor... Adam cambaz olunca, böyle şeylere meraklı zaten... Vahit'in düğün için at yarışı düzenlediklerini, dereceye girecek atlara ödül olarak dana, keçi ve arpa verileceğini ilan ediyorlar. Bu tip duyurular bir hafta, on gün öncesinden yapıldığı için gitmesi gereken yerlere haber gidiyor. Tabi katılım ne kadar çok olursa düğün sahibi o kadar sevinir... Bu yüzden çevre köylerde yaygarası yapılıyor. Haliyle Garen'e de...

    Pazar günü öğleye doğru süslü püsküllü atlar ortalıkta dolanmaya başlamış. Katılım iyi görünüyor, bizim köylüler haricinde dışardan gelenler de çok...

    Beride de düğüncüler toplanmış... Yenilip içilmiş, kına yakılmış, gelin almaya çıkılınca Vahit ile sağdıcı (galiba Egekemalın Ahmet) dambeşteki yerlerini almışlar... Bunlar öyle gelini bekliyorken Şampaya ve yanındakiler çıkagelmiş... Yedeklerindeki atlar terli, buurrbbsss! huurrbbsss! burnundan soluyor, toynaklarıyla yerleri dövüyorlar...
    - 'Hadi şu daneynen keçiyi ve de biz gidem.' demiş Şampaya... Dambeşte gelini bekleyenler añıbeñi olmuş....

    Meğer antrenmanlı atlar duramamış yerinde, sahipleri de onlardan daha sabırsız olunca, anlaşıp başlatmışlar yarışı... Yörükçeşmesinden Alagıra... Şampayanın at birinci, Garenlininki ikinci gelmiş. Üçüncüyü tam hatırlayamadım... 

    Bunlar ödülleri istiyor; ama Vahit verir mi!... Neden vermeyeceğini filan anlatıp tam vaktinde yarışın yenileneceğini bildirmiş... Gelin inmiş, oyunlar oynanmış, adet töre yerine getirildikten sonra, hadi bakalım millet yığılmış Alagıra... Yörükçeşmesinden start verilmiş... Gelgelelim, bu sefer Garenli birinci olmuş, Çerkezli ikinci... 

    Şampaya gidip odasına kapanmış filan, ama çare yok... Dananın, keçinin gitmesi bir şey değil; atı kazanınca yapacağı sükseden mahrum kalmak onu yıkmış olmalı... Mustafa'nın anlattığı at olsaydı, şüphesiz tekrarlanan yarışı da kazanırdı... Belki  de Garenliyi alt etmek için o namlı atı aldı ve onu yenerek ayağını Anıtkaya'dan kesti...

        ***

    At yarışı ne ki!... Dana bile vuruştururlarmış bazen...

    Herhalde 1960'lı yılların başında... Hacının Hasan Çelik'in düğünü... Ödül filan var mıydı, varsa ortaya ne konulmuştu, bilemiyoruz.

    İşin içinde yine Şampaya var... Bu seferki kahramanı ise danası... Yine önceden ilan edilen bir yarış olduğu için, gelin inmesi bekleniyor... Bu arada süslenen, boynuzları cilalanan, tüyleri taranan antrenmanlı boğalar da hazır...

    Çalgıcılar, Bataklı Yonuz (Yunus) Ağa ile Cafer Ağa... Deliyonuz davulcu, Caferağa zurnacı... Millet Alagırda Yahyaların harmanyerine yığılmış danaları bekliyor...

    Müsabakaya katılacak danaların ikincisi Dayılarda... Düğünevinden ayrılan davul zurna ekibi onların evin önüne gelince Dayıların dana da kapıdan çıkmakta... Tuhaf bir durum oluyor; dana önde, çalgıcılar arkada, Alagıra kadar davul zurnayla götürüyorlar hayvanı... Sanki damat alayı... 

    Öte yandan Şampayanın dananın yolu ayrı olduğu için o sakin sakin getiriliyor... Böylelikle arenaya(!) varıyorlar... Herkes heyecanla büyük vuruşmayı bekliyor, ahali sabırsız. Hayvanlar ise alabildiğine şaşkın, çünkü böyle vaveylaya alışık değiller... Kalabalıktan birinin;
    - 'Çal Yonuzağa!' diye bağırmasıyla davul dangıdı dungudu başlıyor, ardından da Caferağanın zurnası hücum ediyor...

    Dayıların dana bu gürültü eşliğinde geldiği için biraz alışkın; gelvelakin Şampayanın şaşkın dana, olanı ürküyor... Dana vuruşturma yarışı daha başlamadan bitiyor...

        ***

    Horoz dövüştürülür, köpek boğuşturulur, dana vuruşturulur da... Bunun Eğret'te bir düğün yarışması olarak uygulanmasını ilk defa işittim. Bundan başka örneği var mı acaba?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder