Mahkeme kayıtlarına bakıyorum, hep adli olaylar değil bazen aile durumları da kayda geçirilmiş. Yani Kadılıklar şimdi yargı sisteminde bölümlere ayrılmış olan ceza, ticaret, sulh, idare, aile mahkemelerinin baktığı bütün davalara bakıyormuş. Ayrıca noterlik görevini de yürütüyormuş.
Aile mahkemesinin konusu olan boşanma ve nafaka hususlarında iki dava 18. asır kayıtlarında görülüyor. 542 Numaralı Karahisar-ı Sahib Şeriyye Sicilini Gülay PORGALI incelemiş.
"Eğret Köyünde oturan Hacı Derviş kızı Aişe, kocası Mustafa oğlu Mehmed’in barınma ve iaşe ihtiyacını karşılamak üzere nafaka vermeyi taahhüt ettiğini belirtince; nafaka miktarı 50 kg kahve olarak kesinleştirilip kaydedildi. 24 Kasım 1741"
"Eğret Köyü halkından Mahmud oğlu Veli adlı kişi Mahkeme önünde 'Çıkacağım yolculuktan 91 gün sonra dönmezsem, karım Ahmed Beşe kızı Aliye serbest olsun.' diyerek şartlı boşama isteği kaydedildi. 28 Ekim 1742"
Nafaka bağlanması hususunda bir bedel tayin edilmiş: kahve. Nakit olarak para pek bulunmuyormuş olabilir, mübadele geçerli bir sistemdi belki. Boşanma konusunda dikkat çeken durum ise şarta bağlanmış olması. Çıkacağım yolculuktan dönmezsem... Yolculuktan, seferden dönmeme sık rastlanan bir durumdu demek ki. Gidip de dönmemek var, dedikleri bu belki de.
Şeriyye Sicillerinden Eğret'te 3 asır evvel yaşananları öğreniyoruz. Sosyal yaşantıdan, ticaretten, işten. Burada da aile içi durumlardan örnek görüyoruz. Karı koca arasında olur böyle şeyler... dediğimiz cinsten...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder