Henüz Coruklar esamisi okunmuyor, ona daha vakit var... Yaşı belirtilmemiş; ancak Süleyman adında bir oğlu var. Yalnız O da küçük yaşta vefat ediyor. Böyle böyle 1840 yılına geliyoruz...
1840 Yılında Ayşe Hanım ile Mehmet Ali'nin bir oğulları daha olunca, adını yine Süleyman koyuyorlar... Süleyman'ın bünyesi zayıf, bir türlü düzelmiyor; bu yüzden daha çocukluğunda 'Coruk' lakabı takılıyor. Bu lakap, ileride sülalenin adı olacaktır...
Coruk Süleyman'ın babası Mansuroğlu Mehmet Ali'nin o dönemdeki sosyal konumunu yansıtması açısından kayıtlara geçmiş şu olay önemlidir: Yıl 1846... Hacımahmutların Mehmet Dedesi vefat etmiş. Onun hanımı Fatma Nine de kendisine miras kalan kırk koyununu iki oğlundan iki torunu olan Mehmet ve Mustafa'ya bağışlıyor. Torunlarının yaşı küçük olduğu için de bunun resmi kayıt altına alınmasını istediğinden bu mahkeme kaydı düzenleniyor. İki şahit gösteriliyor ki bunlar Selimoğlu İbrahim Ağa ile Mansuroğlu Mehmet Ali'dir... Keçilerin atası olarak İbrahim Ağa çocuklarıyla, Mansuroğlunun çocukları olan Corukların alakasını göreceğiz... Burada kendisine 20 koyun bağışlanan Mehmet, 20. yüzyıldaki Hafız Mehmet'in dedesidir... Mahkeme şahitleri genelde akrabalık bağı, en azından komşu hukuku bulunan kimselerden seçiliyordu. Hacımahmutların eski evleri ile Corukların evlerinin yakınlığı göz önünde bulundurulsun...
Coruk Süleyman, Veyisler/Daldallardan Mehmet kızı Ayşe ile evlendi. Böylece Çorcalıoğlu Yusuf ve Hadımoğlu İbrahim ile bacanak oldular. Yusuf, Dönelerin atasıdır; Hadımoğlu zaten belli... Yalnız Ayşe Hanım, öncesinde Ali adında birinin karısıydı, kocası ölünce kızı Fadime yanında tay olduğu halde Coruğa gelmişti. Kızı Fadime de Hadımoğlu İbrahim'in küçük kardeşi Ali'ye vardı. Ali, Şeherlioğluların atasıdır... Şunu da belirtelim, Veyislerin Mehmet'in erkek evladı olmadığından üç bacanak otomatikman onun varisiydiler...
Bir oğulları ve bir kızları oldu, adları İbrahim ve Emine... Kızı Emine 1882 yılında dünyaya geldi. Selimlerden Guldurarif eşi oldu. Orada Keçilerinali, Kahyamehmet ve Turabilerin Şemsi Ninesinin anaları olacaktır...
Coruğun tek oğlu İbrahim'e gelince... 1877 Yılında doğdu... Haliloğlulardan Ahmet kızı Fadime ile evlendi. Haliloğluların da Veyislerle bir bağı var... Bu evlilik sonucu önce Gıdilerin Mehmet, sonra Tenikecinin babası İsmail ile bacanak oldular... Fadime Hanım 1961 yılında vefat etti...
Fadime Hanım ile Corukların İbrahim'in de iki oğlu oldu. 1907'de Mehmet ve 1923'te Süleyman doğdu. Günümüze kadar uzanan Coruklara bu iki oğlan üzerinden bakacağız...
Yalnız biraz duralım... Mansuroğlu Mehmet Ali zamanında coruk yok... İkinci oğlu Süleyman ile corukluk başlıyor. Sonra İbrahim, daha sonra Mehmet ve Süleyman... Bu Süleyman-İbrahim-Süleyman dönemleri hep coruklar... Üç kuşağın bir yerlerinde, Eğret Halk diline yerleşen bir deyim var; 'Coruğun köpek gibi'... Çok gezen, bir orada bir burada bulunan, olmadık yerlere giden kimseler böyle tanımlanıyor. Hala kullanılmakta olan bu deyime kaynaklık eden köpek, tam olarak hangi dönemdeydi bilinmiyor. Fakat o kadar sündük bir hayvanmış ki, sık sık Hacımahmutların eve girer tekneden ekmek filan alır gidermiş. Bazen böyle komşunun evinde, bir başka vakit köyün bir ucunda görünebilirmiş... Hangi Coruğundu, hala bilinmiyor...
Coruğun Mehmet
Coruğun büyük torunu Mehmet, 1907 yılında doğmuştu. Hatice Hanım ile evlendi. Eşi Hatice Hanımın Arzılardan olduğu söylendi. Bu söylemin sebebi, Arzıların da Selimlere dahil olmasıdır. Aslında Hatice Hanım, Körselimler/Gavasların Ahmet kızı olup, Gambırarif ve Dilsizmahmutun da karınkardeşidir. Gavasların son temsilcisi olup 'Gavasgızı' olarak bilinen Hacızekeriyanın annesi Fatma Hanımın da yeğeni olur...
1928 Yılında bir oğulları oldu, adını İbrahim koydular... Sonra Corukların Mehmet genç yaşta vefat etti. Yıl 1930, İbrahim iki yaşındaydı...
Süleyman Emmisinin büyüttüğü İbrahim, 'Köriban' diye bilinecektir. Ne zaman ve nasıl olduysa, gözünün biri yoktu; lakabın sebebi budur.
Köriban, Gademellerin kızı Rahime ile evlendi ve böylece Sıntırların Kelhasan (İnanır), Şeherlioğlu Mehmet (Kırdar) ve Çolaküseyin (Ildız) ile bacanak oldular. Ayrıca Rahime Hanım, Gatgalanın da kardeşi olur... Daha önemlisi, Rahime Hanımın anasıyla Köribanın anası karınkardeş. Yani teyze çocuğu oluyorlar...
Köribanın Şaban, Mehmet Ali ve Fatı olmak üzere bir kız ve iki oğlu dünyaya geldi. Tek kızı Fatı, Keçilerinali oğlu Şerif lakaplı Mevlüt Seçen eşi oldu. Burada Mevlüt'ün Emine Ninesi, Coruk Süleyman'ın kızı olduğu hatırlanmalıdır...
Büyük oğlu Şaban, 1948 yılında doğdu. Olucaklı Mükerreme (Müker) ile evlendi. Erken dönemde İzmir'e yerleşti. Emekli olana kadar İzmir TRT'de çalıştı... Orada Ömür ve Taner adında iki oğlu dünyaya geldi. Anıtkaya dışından evlenen bu oğulları ve torunlarıyla Şaban halen İzmir'e yerleşik.
Küçük oğlu Mehmet Ali, ismi dolayısıyla bize dipteki Mansuroğlu Mehmet Ali'yi hatırlatıyor. Veyisler/Hacariflerden Çolakarif kızı Havva ile evlendi. Böylece anası tarafından akrabası olan Banguşun Mevlüt oğlu Ahmet Çatak ile de bacanak oldular... Mehmet Ali de erken dönemde İzmir'e göçtü. Hastanede çalıştığı dönemde kendisine 'Müdür' lakabı takıldı, hala onunla anılıyor. Dilek ve Rahime adında iki kızı oldu, İzmir'de yaşıyorlar...
Köriban, eşi Rahime Hanımın evine yerleşmiş, mahallesindeki birkaç nesil çocuğun 'İban Dede'si olmuştur. O mahallede İban Dedenin; resim defterini saksıda çiçek resimleriyle doldurmadığı, en azından defterine kenar süsü yapmadığı, bilemedin kapısının önündeki ağaçtan dut yedirmediği çocuk yoktur, desem mübalağa olmaz... Karısı Rahime Hanımın 2010'da vefatından sonra biraz düşkünleşti; zaten çok durmadı, 2013 yılında kendisi de göçtü gitti...
Coruk Süleyman
İbrahim'in küçük oğlu, dedesi Coruk Süleyman'ın adını almış. 1923 Yılında doğduğu yazılmış... Burada bir yanlışlık yapılmış olabilir; çünkü bu hesaba göre Süleyman 10 yaşındayken baba oluyor... Sanırım doğum yılı deftere 1913 yerine 1923 olarak yazıldı...
Adıyla birlikte dedesinin lakabına da varismiş gibi, yaşadığı dönemde 'Coruk' olarak bilindi. Mehmet Abisi vefat edince, onun eşi Hatice'yi Süleyman'a verdiler. Artık yeğeni İbrahim yani Köribana de babalık yapacaktı...
Sekiz yılda dört oğulları dünyaya geldi: 1936'da Mehmet, 1937'de Halil, 1941'de Cavit ve 1944'te Ahmet doğdu... Hatice Hanım beş oğlan anası olarak 1944'te vefat etti.
Coruk Süleyman tekrar evlendi. Bayramaliler/Demirli köyünden Selime Hanım ikinci eşiydi. (Bayramaliler'de Selime Hanımın sülalesine, aynı buradaki gibi Coruklar denilmesi çok ilginç.) 'Yörük Selimesi' diye anılan Selime Hanımdan da 1946'da Yakup ve 1952'de İsmail adında iki oğlu daha oldu. Yirmi yıl sonra Coruk, 1973'te vefat etti. Yörük Selimesi ise bir yirmi yıl kadar daha yaşadı ve 1994'te öldü... Altı oğlu üzerinden Coruklara gelirsek...
Büyük oğlu Mehmet, 1936 yılında doğdu. Omarcıkların Nuri kızı Müzef ile evlendi. Fadime, Emine ve Hatice isimlerini verdiği üç kızı oldu. Bunlardan Fadime, Garadellerin Ahmet'in Erol Kızılyel; Emine, Erol'un kardeşi Şener Kızılyel; Hatice ise Uykucunun Ahmet'in Zeynel Şen eşidir... Muzaffere Hanım 2002 yılında vefat etti. Eşi Corukların Mehmet ise 2019'da öldü...
İkinci oğlu Halil, 1937 yılında dünyaya geldi. Sebebini bilmiyoruz; ama 'Gakgidi' olarak bilindi... Gakgidi Garapaçaların Süleyman kızı Sultan ile evlendi. Sultan Hanım, Ninesi (anneannesi) kanalıyla bir uçtan Yörükler ve Veyislere bağlanır... İki oğlu ve ve iki kızları oldu; Süleyman, Nuray, Gülay ve Ahmet... Nuray, Keçilerin Kazım'ın Arif Seçen eşi oldu. Arif, anası itibariyle Hacımahmutlar ve Haliloğlulara bağlanır... Gülay ise Mandanın Tombak oğlu Ahmet Öztürk eşidir... Ahmet de Hacımahmutlardan... Hep aynı döngü içinde bulunduğumuz anlaşılsın diye sülale isimlerini özellikle vurguluyorum... Gakgidinin büyük oğlu, 1961 doğumlu Süleyman, Yağcımahmut kızı Nazik ile evlendi. Nazik Hanım da annesi kanalıyla Araplar ve Veyislere dayanır. Halil, Sultan ve Deniz adlarında iki oğlu ve bir kızı var; Anıtkaya'da yaşıyor... Küçük oğlu Ahmet ise 1980 yılında doğdu. Olucaklı Fatma ile evlendi; Bedirhan ve Yağızhan adlarında iki oğlu var. Ahmet Afyon'a yerleşik... Gakgidi 2009 yılında vefat etti. Eşi Sultan Hanım ise 2023'te hayata veda etti...
Coruğun diğer oğlu Cavit 1941 doğumlu... Sıntırırmızan kızı Gülsüm ile evlendi. Erken dönemde Afyon'a yerleşti. İlkay, Hatice ve Melek adlarında üç kızı oldu. Melek bekar, büyükler Anıtkaya dışından beylerle evlendiler. Cavit, Coruğun oğlanların en son vefat edenidir; 2022'de öldü...
İlk eşi Hatice Hanımdan en küçük oğlu Ahmet, 1944 yılında doğdu. Gıdilerin Ahmet kızı Müzef ile evlendi. İzmir'e göçtüler, Hatice ve Gamze adlarında iki kızları oldu. Tam olarak yerleşmemişlerdi; ama İzmir'e yerleşme planları yapıyorlardı. Ailesi Anıtkaya'da bulunduğu sırada, 1977 yılında vefat etti. Altı kardeşin içinde Coruğun Ahmet ölümü ilk tadandır... Büyük kızı Hatice, Esmenin Osman'ın Ahmet Sevinç eşidir. Gamze ise Afyonlu Sadi Demiryol ile evlendi... Muzaffere Hanım halen Afyon'da yaşıyor...
Coruğun Yörük Selime'den büyük oğlu Yakup 1946 yılında dünyaya geldi. Şeherlioğlu Mehmet kızı Zele ile evlendi. (Şeherlioğlu Mehmet'in Fadime Ninesi ile, Yakup'un İbrahim Dedesi karınkardeşler...) Erken dönemde Afyon'a yerleşti. İki oğlu bir kızının isimleri Süleyman, Selime ve Ahmet'tir... Selime, Samsunlu bir bey ile evlendi... Süleyman, Anıtkaya dışından Sevgi Hanım ile evlendi, iki oğluyla Afyon'da yaşıyor... Küçük oğlu Ahmet de Afyonlu Filiz Hanımla evlendi, iki kızı bir oğluyla Afyon'da yerleşikler... Yakup Oran 2017'de öldü...
En küçük oğlu İsmail 1952 yılında doğdu. Aşşağılıların Kelahmet kızı Nazik ile evlendikten sonra Afyon'a yerleşti. Fatma, Selime ve Halime olmak üzere üç kızı doğdu... Üç kızı da nineleri ve büyük ninenin adını almaları dikkat çekicidir. Bunlardan Fatma, Elazığlı Özer Sakarya ile evlendi; İlayda ve Ediz adlarında iki çocuğu var ve Elazığ’da oturuyorlar. Ortanca Selime, Adanalı Kadir İnanduğçar ile evlendi; Mehmet ve İsmail adında iki oğlu var, Adana’da yerleşikler. Küçükleri Halime de Afyonlu Serkan Dil ile evli, Ege ve Doruk adlarında iki çocuğu var… Babaları İsmail Oran, 2008'de vefat etti. Eşi Nazik Hanım Afyon'da yaşamayı sürdürüyor, kızlar ise aileleriyle her yıl Afyon ve Anıtkaya ziyaretini ihmal etmiyorlarmış…
Coruk Süleyman ve yeğeni Köriban, 1934 Soyadı uygulamasında BORAN soy ismini aldılar. Hatta bundan dolayı Köriban ve Gakgidiye zaman zaman 'Boran' derlerdi. Sonradan bu soyadı ORAN olarak düzeltildi...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder