19 Ocak 2023

Hadımoğlu Şeherlioğlu


    1820'li yılların sonlarına doğru Eğret'e dört kardeş geldi. Afyon'dan geldikleri için bunlara 'Şeherliler' diyorlardı; çünkü Afyon hala daha Anıtkaya'da 'Şeher' diye bilinir. Afyon'da bunların sülalesi 'Bekiroğlular' imiş, yahut babalarının adı Bekir... Bu yüzden olsa gerek 1831 tarihli kayıtlarda 'Bekiroğlu' diye yazılmışlar.

    Dört kardeşin yaş sırasına göre isimleri; Bekir, Ali, Hadım Ali ve Mustafa'dır. Kayıtlara göre Bekir 1806, Ali ve Hadım Ali  1811, Mustafa ise 1813 doğumlu... Mustafa dışındakiler hep orta boylu, en küçükleri olmasına rağmen Mustafa uzun boyluymuş.

    Kayıttan bir kaç yıl sonra Ali'nin 'Etyemez Karyesine' gittiği not edilmiş. Şimdiki adı Yeşilbayır olan Kütahya Merkeze bağlı bu köyde de çok durmadığı, oradan da Murathanlar'a geldiği anlaşılıyor. En azından çocuklarından birinin Murathanlar macerası kesin gibi... Ali'nin Eğret'te neden durmadığı, hangi sebepten Eğret'e geldiğiyle ilgilidir. Bu dört kardeş keyfinden veya macera olsun diye yola çıkmış olamazlar. İhtimal, kimsesiz kaldılar ve bir düzen kurma umuduyla Eğret'in yolunu tuttular. Aynı umutla Ali, yolculuğuna devam etti...

    Eğret'te kalan üç kardeşin büyüğü Şeherli Bekir, Şemşilerin atası; en küçükleri Şeherli Mustafa ise Kedimehmetin babası, Gadıngızların Ahmetçavuşun dedesidir. Konumuz Şeherli Hadım Ali...

    Şeherli Ali ile Hadım Ali'nin ikiz olduğu düşünülebilir. Hem kardeş hem de aynı yaştaysalar başka türlü düşünülemez zaten. Ali Eğret'ten ayrıldıktan sonra Hadım Ali, ortanca Şeherli kardeş olmuştu. Eğret'e geldiğinde bu iki ismiyle anıldığına, deftere de aynen böyle kaydedildiğine göre; 'Hadım' bir sıfat değil onun ön adıydı. 'Hizmet eden' manasına gelen bu  ismi eklediler ve ikiz kardeşiyle karıştırılmasın diye ona Hadım Ali dediler. Eğret'te ise Şeherli Hadım Ali.... İkizi gittikten sonra çoluk çocuğa karıştı; adı sülalesinin adı haline geldi. Fakat Şeherli lakabı da büsbütün unutulmadı; torunlarının bir koluna 'Hadımoğlular', diğer koluna da 'Şeherlioğlular' denildi. İşte burada o iki kolun macerasını göreceğiz...


    Şeherli Hadım Ali ne zaman kiminle evlendiği bilinmiyor. Torunlarının kaydedildiği 20. yüzyıl kayıtlarından Mehmet adında bir oğlunun olduğunu anlıyoruz. Yine o kayıtlara göre Hadım Ali oğlu Mehmet, Havva Hanımla evlenmiş. Yazım sırasında Mehmet ve eşi Havva Hanım hayatta olmadıkları için haklarında daha fazla bilgi yok.  Dolayısıyla Havva Hanımın kimlerden olduğu da bilinmiyor.

    Bir kız ve iki oğlundan haberimiz var. İsimleri; Hafize, İbrahim ve Ali... En büyükleri Hafize 1845 yılında doğmuş. Bu bilgiden, babası Mehmet'in de 1830'larda doğduğu çıkarılabilir... Hafize Hanım Veyisoğlu Osman ile yani Böbü Dedenin abisiyle evlendi, Hanife adında bir kızı var. O Hanife Körselimlerin Ahmet'e varıyor ve orada Ali Osman ile Ayşe'nin anası oluyor. Kim bunlar?... Ayşe, Sağırların Ramazan eşi, Hamza Sancak'ın annesidir... Ali Osman ise Gocaguliz Ali Osman Uysal... Şu durumda Hafize Hanım, Gocaguliz ile Çunkunun anasının nineleri oluyor... Ümmünün Seydi'nin evin konumundaki sır burada açığa çıkıyor; zira babasının kaynanası Hafize Hanım ile Hadımoğlular, Şeherlioğlular kardeşti... Ayrıca Gocagulizin evin konumundan da anadedesinin Veyisler/Daldallardan olduğu sonucuna varabiliriz... Hatta Osman ismi bu dedesi Veyisoğlu Osman'dan hatıra olduğu bile düşünülebilir...

    Bütün bunlardan sonra Hadım Ali oğlu Mehmet'in Veyislerden evlendiğini düşünebiliriz. Çünkü Havva Hanımın bu sülaleden olduğunu düşündürecek bir hayli işaret var...

    Hadımoğlular

    Yirminci yüzyıl başlarına gelindiğinde Şeherlilerin Hadım Ali çocuklarına artık Hadımoğlular deniliyordu. Mehmet'in iki oğlundan büyüğü de 'Hadımoğlu İbrahim' diye kaydedilmiş. 1850 Yılında doğan İbrahim'in iki eşi var; 1855 doğumlu Fatma ve 1878 doğumlu Şerife... Aralarında yirmi yıldan fazla yaş farkı bulunan iki hanım...

    Fatma Hanımın hikayesi ilginçtir. Veyisler/Daldallardan Mehmet kızı olan Fatma Hanım, Halil adında biriyle evlenmiş ve Neslihan adını verdiği bir kızı olmuş. Neslihan kendi anasının adıdır... Eşi Halil'in vefatından sonra Hadımoğluna geliyor. Bunun zorunlu bir evlilik olduğu anlaşılıyor ki zaten Hadımoğlu İbrahim'in ondan çocuğu yok. Yalnız bu evlilik sayesinde, Dönelerin atası Çorcalı Yusuf ve Coruk Süleyman ile bacanak oluyorlar... Fatma Hanımın kızı Neslihan, Hadımoğluların evden mi çıktı bilinmez; ama Kinislerin Ali'ye vardı, ileride Dınalinin ninesi olacaktır...

    Hadımoğlunun diğer hanımı İbrahim kızı Şerife, Gocamat (Ahmet Tektaş)ın halasıdır. Şerife Hanımla evlenmesi neticesinde de Selimler/Yonuzların Yunus ile bacanak oldular...

    Hadımoğlu İbrahim'in Cihan Harbi sıralarında vefat ettiği anlaşılıyor. Çocuğu olmayan eşi Fatma Hanım, kendisinden beş altı yıl sonra vefat etmiş. Çocuklarının anası Şerife Hanım ise uzun yıllar daha yaşamış ve 1953'te vefat etmiş...

    Şerife Hanım anaları olmak üzere Hadımoğlu İbrahim'in iki kız ve iki oğlu oldu; İbrahim, Arife, Mehmet ve Fatma... Babasının adını verdiği küçük oğlu Mehmet 1909 yılında doğmuştu, küçük yaşta vefat etti. Kızı Arife 1908 yılında doğmuş, Sıntırların Gavcar İbrahim (Kötühüseyin babası)na vardı. Çocuksuz olarak 1937'de vefat etti... En küçükleri Fatma ise Takgasların Kelömerin eşi; Cılımısdık ve Zelonun analarıdır... 1904 Doğumlu büyük oğluna kendi adını verdiği sanılmasın; eşi Şerife Hanımın baba adı da İbrahim'di...

    Hadımoğlu İbrahim oğlu İbrahim, Yonuzlardan Yunus kızı Fadime Hanım ile evlendi; yani teyzesinin kızıyla... Mevlüt adında bir oğluyla, Arife adında bir kızı oldu. 1943 Yılında doğan Arife'ye bu ismi vermesinin sebebi kendi kız kardeşinin hatırası olabilir. Arife'yi önce Olucaklı birine verdi, onun ölümünden sonra Mılıklar/İğdeli Köyünden bir Yörüğe vardı; çocuğu olmadı, 2018'de vefat etti...

    Hadımoğlunun Mevlüt 1940 yılında doğdu. Olucaklı Hatice ile evlendi. Hatice Hanım aslında bir Eğretli... Garapaçaların Eyüpçetinin Halaza lakaplı oğlu Halil, Olucak'a gitmişti. İşte Hatice Hanım onun kızı ve Eyüpçetinin torunudur... Elveda, Adem, İbrahim, Sibel ve Halil olmak üzere üç oğlu ve iki kızları oldu...

    Bu arada, 1975'te Hadımoğlu İbrahim vefat etti... Fadime Hanım daha yaşadı, Kaderin ona hazırladığı görevleri vardı, onların ifasından sonra 1998'de vefat edecektir...

    Hatice Hanım çalışkanlığıyla öne çıkan bir kadındı. Çocukları için çırpınır durur, hiç boş durmazdı. 1982 Yılında ev sıvama/badana amacıyla ak toprak getirmek için gittiği Akgayadaki Topraklıkta göçük altında kalarak vefat etti. Eşi Hadımoğlunun Mevlüt ise, kendisinden çok seneler sonra 2009'da öldü...

    Analarının ölümüyle öksüz kalan beş kardeşin bakımı Fadime Ninelerine kaldı... Büyük kız Elveda, Buruşakların Kırtümettin Mehmet Omak eşidir.  Küçük kız Sibel ise İzmir'de teyzeoğluyla evlendi.

    Oğlanlara gelince... Adem, Sağırların Süleyman kızı Nuriye ile evlendi. (Nuriye, anası itibariyle Veyislerden) Uğur ve Hatice adında iki çocukları var. Uğur, Arabınmıddinin İbrahim kızıyla evlendi. Hepsi İzmir'de yaşıyorlar... İbrahim, Olucak'tan evlendi. Mevlüt adını koyduğu bir oğlu vardı, 2000 yılında genç yaşta vefat etti... En küçük kardeş Halil de İzmir'e yerleşti. Olucak'tan evlendi ve halen İzmir'de yaşıyor...

    Şeherlioğlular

    Şeherli Hadım Ali'nin Mehmet'in küçük oğlu 1852 yılında doğdu. Dedesi Hadımalinin adı olan Ali ismini koydular. Dedesi ve kardeşlerinin temel lakabı olan 'Şeherli' tabiri, torun Ali'ye yapıştı kaldı. Bundan sonra onun çocuklarına Şeherlioğlular denilecek.

    Şeherlioğlu Ali, Ali kızı Fadime ile evlendi. Fadime'nin babası Ali öldükten sonra, annesi Ayşe Hanım Coruk Süleyman'a varmıştı. Yani Fadime Hanım, Coruğun kızlığıdır... Ahmet, Hüseyin ve Hasan adlarında üç oğulları oldu. Sonra Şeherlioğlunun ile eşi Fadime Hanımın 1920-1925 arasındaki dönemde vefat ettiği düşünülüyor; tam olarak ölüm yılı tespit edilemedi. Eşi Fadime hanım ise daha yaşamış, hatta oğlunun da öldüğünü görmüş ve 1945 yılında vefat etmiş...

    Çocuklarına bakalım... Hasan, en küçükleriydi, 1902 yılında doğdu. Evlilik kaydı bulunmuyor ve hakkında bir bilgi edinilemedi. En büyükleri Ahmet 1885 yılında doğdu. Onun da evlilik kaydı bulunmuyor. Yaşı itibariyle Cihan Harbinde kalan şehitlerden biri olduğu düşünülüyor...

    Ortanca oğlu Hüseyin ise 1889 yılında doğdu. Şeherlioğluları günümüze bağlayan Hüseyin, İbrahim kızı Asiye ile evlendi. Asiye Hanım, Gambırarif ile Dilsizmahmutun kardeşidir... Asiye'nin Fatma Ablasının eşi olan Gademali ile Hüseyin de böylece bacanak oldu... İki oğlu ve iki kızı dünyaya geldi. Bunların yaş sırasına göre isimleri; Mehmet, Zehra, Ali ve Gülsüm'dür...

    Şeherlioğlu Hüseyin de Cihan Harbine katılmış. Çanakkale cephesinde vuruştuğu söyleniyor. Savaştan döndükten sonra uzun süre yaşamış, kızı Ümmügülsüm bu dönemde doğmuş ve 1943 yılında vefat etmiş... Büyük kızı Zehra, Haliloğluların Şükrü Kanat'a vardı... Küçüğü Ümmügülsüm ise, Kelahmetlerin Arzıman Azbay eşi oldu... (Kelahmetin karısı öldükten sonra Asiye Hanım ona varıyor. Kızının kayınpederi ile evlenmesindeki asıl etkenin, kimsesiz kalmaması ve kızının gözünün önünde durmasını istemesidir... Zaten 1970 yılında vefat ettiğinde Kırdar soyadını taşıyordu...)

    Şeherlioğlunun büyük oğlu Mehmet önce Gademellerin Zeliha (Zele) ile, yani teyzesinin kızıyla evlendi. Böylece Sıntırların KelhasanKedivelilerin Çolakhüseyin ve Corukların Köriban ile bacanak oldular... Zele Hanım çocuksuz olarak 1946'da vefat etti... Sonra Patlaklardan  Sağır Ömer kızı Hafize ile evlendi. Hafize Hanım, Celep ve Badıvanın kardeşleridir. Ayrıca Şeherlioğlu bu ikinci evliliği dolayısıyla Delinorilerden Hasan Karagöz ile bacanak oldu... 

    Hafize Hanım ile Şeherlioğlu Mehmet'in biri kız beş çocukları oldu. Yaşlarına göre isimleri; Ahmet, Hüseyin, Hasan, Zele ve Adem'dir... 2003 ve 2004 yıllarında karı koca arka arkaya vefat ettiler...  Tek kızları Zele, Corukların Yakup Oran eş oldu...

    Oğlanlara gelince... En büyük Ahmet, 1948 yılında doğdu. Patlakların İsmail kızı Kerime ile evlendi. Böylece Hakkıların Kahveci Süleyman ve Urganlının Mehmet Emin ile bacanak oldular... Erken dönemde İzmir'e yerleşen Ahmet'in Dilek ve Mehmet adında bir kızıyla bir oğlu dünyaya geldi. Dilek, Bilallerin Demircimısdık oğlu Şaban Kaynar eşidir. Şaban'ın anası itibariyle Veyislerden olduğunu söylemeliyiz... Mehmet ise Urganlının Mehmet Emin kızı, yani teyzesinin kızı Zehra ile evlendi. İki kızı var, babası Şeherlioğlu Ahmet 2005'te vefat etti; ama annesi ve çocuklarıyla İzmir'de yaşıyorlar...

    1950 Yılında doğan ikinci oğlu Hüseyin, Kelahmetlerin Arzıman kızı Şerife, yani halasının kızıyla evlendi. Hüseyin de erken dönemde Afyon'a yerleşti. Fadime, Meryem ve Asiye adlarında üç kızı, Anıtkaya dışından beylerle evlendiler. 

    Üçüncü oğlu Hasan 1955 doğumlu. Gebecelerli Kezban Hanımla evlendi. Hafize, Mehmet ve Esma adlarında üç çocuğu oldu. Hafize, büyük halanın oğlu Abdullah Azbay eşidir. Mehmet ise Anıtkaya dışından bir hanımla evlendi. Hasan ve çocukları da erken dönemde yerleştikleri Afyon'da yaşıyorlar...

    En küçük oğlu Adem de erken dönemde Afyon'a yerleşti. Kayadibi köyünden Fatma Hanım ile evlendi. Çocukları olmadı; babasıyla anasının adını verecekleri bir kız ve bir erkek çocuğu evlat edindiler. Şeherlioğlu Adem 2022'de vefat etti, ailesi Afyon'da yerleşik...

    Şeherlioğlu Hüseyin'in 1924 doğumlu küçük oğlu Ali, belli ki dipdede Hadım Ali'nin adını taşıyor. Garabacaklar Gocahasan kızı Feride ile evlendi. Feride Hanım, Gocaguş ile Heykelcemalın kardeşleridir. Ayrıca Kedivelilerden İbrahim Ildız ile de bacanak oldular... Lakin çocukları olmadı. Bacanağı İbrahim Ildız (ve baldızı Uzun İsmihan) oğlu Tahsin'i evlat edindiler. Dayısı Gocaguş (Mevlüt Öztürk) kızı Emine ile evlenen Tahsin'in üç çocuğunda Şeherlioğlu ve karısının adları da yaşatılıyor: Ali, Feride ve Yasin... Bununla beraber Şeherlioğlu Ali 1996'da, eşi Feride Hanım ise 2019 yılında vefat etmişlerdi...

    Bu inceleme esnasında çok sık yapılan Veyisler vurgusu şunun içindi: 1820'lerde Eğret'e gelen Şeherli Hadım Ali, Veyislerin kızıyla evlendi ve çocukları bu ilk yerleştiği evden hiç ayrılmadı. İki erkek torunundan İbrahim'e Hadımoğlu, Ali'ye Şeherlioğlu denildi. 1934 Soyadı uygulamasında Hadımoğlular ALORTA, Şeherlioğlular ise KIRDAR soyismini aldılar. Bugüne gelindiğinde, iki kol mensuplarından da Anıtkaya'da yaşayan bulunmuyor.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder