Ayşe Hanım sekiz kardeşin en büyüğüdür. Bu sekiz kardeşin beşi kız olunca Hacımahmutoğlu Mehmet'in dört de bacanağı olacak. Bunlar Apdıramanların Yeniali, Davılcıarifin Süleyman, Hassönlerin Hüseyin ve Yetimlerin Mevlüt'tür...
Yalnız daha evlenmeden tahsil hayatına başlamıştı. Mutlaka öncesi de varmıştır, 1924'te Tevhid-i Tedrisat Kanunuyla Medreseler kaldırıldığında Afyon'daki Yenicami Medresesinde Hafiz Mehmet'in de kaydı bulunuyordu. Diğer 40 arkadaşıyla birlikte kayıtları Afyon Sultanisi (Afyon Lisesi)nin orta kısmına nakledildi. O kırk arkadaşının içinde Eğretli Ali Osman da bulunuyordu. İki Eğretli Afyon Sultanisi'ne devam edip etmedikleri bilinmiyor. Okul kütüğüne kayıtları yapıldığına göre, Hacımahmutların Mehmet ile Terlemezlerin Ali Osman; Afyon Liseli ilk Eğretlilerdir...
Yenicami Medresesi o günlerin popüler mekteplerinden biriymiş. Geleneksel dini olanların yanında gayet modern dersleri de almışlar. Okutulan dersler Arapça, Farsça, Fıkıh, İbadet, Edebiyat, Psikoloji, Kur'an-ı Kerim, Müzik gibi çok farklı alanlardan seçilmiş. Öğretmenleri de şehirde itibar gören kimselermiş. Mesela son Müderrislerden biri meşhur Şükrü Çelikalay'dır... Kapatıldığı sırada kayıtlı 41 öğrencisi arasında, geleceğin Belediye Başkanı, Nüfus Müdürü, Müftüsü, Hakimi, Vaizi, Matematik Öğretmeni de vardı... Daha öğrenciyken Kuran'ı hıfzeden Mehmet de 'Hafız' diye kaydedilmiş. (Bu ünvan Onun lakabı ve çocuklarının oluşturduğu sülalenin de adı olacaktır.) Köye döndüklerinde Ali Osman Hoca, Terlemezhoca lakabıyla Kur'an öğretiminin sıkıntılı olduğu dönemlerde Eğret'te bu işin öncüsü oldu.
Hafız Mehmet ise idare cihetine yöneldi. Daha delikanlılık çağında Eğret Muhtarı idi. Muhtarlık yaptığı dönemde Soyadı Kanunu çıkarıldı, ailelere soy isimleri verildi. O günün uygulamasına göre, bir yerin idarecisine 'Öztürk' soy adı veriliyor, sonra diğer ailelerin merkezde hazırlanan listeden kendilerine uygun soy ismi seçmesi isteniyordu. Hafız Mehmet, kendisine ve Hacımahmutların diğer dallarına Öztürk soy ismini aldıktan sonra diğer Eğretli sülalelere uygun soy adı belirlenmesinde kılavuzluk etti... İlginçtir, Soyadı Uygulamasından otuz yıl önce 1904'te, Eğret için yine kritik bir uygulama yapılmış ve modern bir Nüfus Kütüğü düzenlenmişti. O zamanın Muhtarı da yine Hacımahmutoğlu Mehmet idi. Soy adı dağıtılırken işte o kütük esas alındı.... Otuz yıl arayla dede torun iki Hacımahmutoğlu Mehmet, Eğret için önemli iki olaya Muhtar olarak tanıklık ettiler...
Hafız Mehmet'in lakabındaki isim zamanla tamamen kullanımdan düşürüldü. Artık sadece 'Hafız' idi. Eğret'te daha başka hafızlar da vardı; ama 'Hafız' deyince akıllara sadece Hacımahmutların Hafız Mehmet geldi. Hafızınçeşme, Hafızıniban, Hafızındükgan gibi halkın hafızasında türeyen yeni isimler, bu lakabın yerleşmesini hızlandırdı.
Pazaryerinin köşesinde, çok stratejik bir noktada bakkal dükkanı vardı. İki cepheli, iki katlı, iki kapılı bu dükkan özellikle Cumartesi günleri çok çalışırdı. Biz son demlerine tanık olduğumuz için, Hafızı dükkanda 'Onur Konuğu' gibi otururken görürdük. Asıl işi yürüten, büyük oğlu Hafızınibandı... Hafızın yeri genelde, bir köşeye iliştirilmiş gibi duran cam bölmeli ofisti. Orada ne olup bittiğini aynen görür, fakat neler konuşulduğunu katiyyen anlayamazdın... Müşteri ile dükkancının durduğu yeri birbirinden ayıran katlanabilir bir peyke vardı. Asma köprü gibi kaldırıldığında orayı geçit olarak kullanırlar; indirildiğinde bildiğin tezgahın bir parçası olurdu. Sair günler dükkan sakin olduğu için, o peyke Hafızın oyun masasına dönüşür, kafadengi birini bulursa domino oynardı... Aklımda cüppe giyiyordu gibi kalmış; şöyle bir manzara düşünün... Pazaryerinden Hanın arasına doğru ilerliyor, galiba eve gidiyor... Ağır adımlar... Birazdan gözden kaybolacak... Tam karşısından esen rüzgar, cüppesinin iki yanını doldurup kanatlarını geriye savuruyor... O cüppenin sahibi Hafız Mehmet, 1994 yılında vefat etti. Eşi Ayşe Hanım ise kendinden iki yıl önce gitmişti...
Hafız ile Ayşe Hanımın üç oğlan üç kız, altı çocukları oldu. Yaş sırasına göre bunların isimleri Sare, İbrahim, Atike, Mükerreme, Mahmut ve Hayrettin'dir...
Büyük kızı Sare, 1930 yılında doğdu. Çerçimehmetin oğlu İbrahim ile evlendi; Çerçilerin Hilmi ve Mehmet Kopan'ın anneleridir... Ortanca Atike ise 1932 doğumlu. Yılıkların Süleyman'a vardı; Uzunmehmet ve Zafer Öztürk'ün annesidir... Küçük kızı Mükerreme/Müker ise 1937 yılında doğdu ve Dombeyliye vardı... Oğlanlara geçelim...
Hafızın İban
Hafızın 1930 yılında doğan büyük oğluna İbrahim adını vermesi, genç yaşta öldüğü belirtilen İbrahim Sami abisinin hatırası vesilesiyle olabilir. Resmiyette ne yazarsa yazsın, Eğret'te insanlar nasıl kolayına geliyorsa ismi öyle söyler. O zamanlar için İbrahim yoktu; 'İban' vardı, bilemedin 'İbram' derlerdi. Bu yüzden Hafızın bu büyük oğluna da hep 'Hafızın İban' dediler.
Hafızıniban, Yörüğoğluların Ahmet kızı Zehra ile evlendi. Zehra Hanım, Aliefe ve Halilefenin kardeşleridir. Ayrıca yedi kardeşin en küçüğünü almakla Hafızıniban; İşof, Hassönlerin Gocaömer ve Kantinlerin Alibeyin Tahir ile bacanak oldular. Daha önemlisi, Zehra Hanım anası itibariyle Eyüplere bağlanıyor; ve o noktadan Yörüğoğlular, Tongullar, Gobaklar, Hassönlere doğru ciddi kapılar açılıyordu. Bunun sonucunda Hafızlar ile Hassönler arasında hızlı bir akrabalık trafiği yaşanacak. Gerçi daha Hafızıniban Zehra Hanım ile evlenmeden, kardeşi Sare'nin Çerçilerinibana varması bu yakınlığın başlangıcı sayılabilir. Hemen ardından küçük kardeşi Müker de Dombeyli eşi olmuştu... Daha öncesini hatırlayalım; Hafızın bir kardeşi Satı, Kırtişin Apil; Zele de Gobakların Deliyakıp eşi olmuştu. Buradaki bağlantılar, döner dolanır Eyüplere bağlanır...
Hafızıniban Anıtkaya'dan, hatta Hafızındükkandan hiç ayrılmadı. Hafızın gözetiminde dükkanı işleten zaten kendisiydi. O'ndan sonra uzun bir süre daha bakkallık yaptı. Dükkanları yıkılınca duramadı, başka bir yere bakkal açtı, 2010'da ölene kadar orada krizini kırdı. Zehra Hanımın ölüm tarihi kocasından iki yıl sonrasıdır...
Zehra Hanım ile Hafızınibanın altı çocuğu oldu. Yaşlarına göre bunların isimleri; Kenan, Aynur, Mehmet, Aysel, Ahmet ve Fadime'dir... Üç kızın büyüğü Aynur, Hassönlerin Terziizzet eşi; ortanca Aysel, Mardakların Hüseyinhoca eşi; küçükleri Fadime de Beygirlininademin Asım eşi oldular.
Oğlanlara gelince... Büyük oğlu Kenan 1949 yılında doğdu. Hassönlerin Gocaömer kızı (teyzesinin kızı) Nurten ile evlendi. Paşagızıların Bahattin ile bacanak oldular. Ayrıca Terziizzet ile değişik usulü evlendiklerini de unutmayalım... Kenan'ın iki kız ve bir oğlu oldu; Aysun, Ayhan ve Zehra... Büyük kızı Aysun, Hassönlerin Güngör Koç eşi; küçük kızı Zehra da Çakırların Alper Erdem eşidir... Kenan'ın tek oğlu Ayhan Hatiplerinibanın kızı Sevda ile evlendi. Hafızın ablası Büyük Zele Hanımın Mollaosmanın kardeşine vardığını; Mollaosmanın kızı Ayşe'nin de Kenan'ın ninesi olduğunu unutmayalım. Hatiplerle bağlantı da eski yani... Ayhan'ın da Kenan, Nurten ve Kerem adlarında iki oğluyla bir kızı var... Anıtkaya'da oturuyorlar...
Ortanca oğlu Mehmet 1955 yılında doğdu. Hassönlerin Bandocunun kızı Selma ile evlendi. Erken dönemde Afyon'a yerleşti. Mihrican, İbrahim, Mehrinur ve Seher adlarında üç kızı ve bir oğlu oldu. Kızlar Anıtkaya dışından beylerle evlendiler. İbrahim ise Mardakların Dişçiali kızı Neşe ile evlendi... Mehmet, emekli olduktan sonra İhsaniye'de kuyumcu dükkanı açınca 'Sarraf Mehmet' diye anılır oldu. Halen sarraflıkla iştigal ediyor ve Afyon'a yerleşik...
Hafızınibanın küçük oğlu 1962 yılında doğdu. Ahmet ismi Hafızlar sülalesinde biraz yabancı gibi duruyor. Zehra Hanımın baba adıdır... 'Hafızın Ahmet' diyorlarmış; ama Hafızın torunu olduğunu da özellikle belirtmek istemişler. Böylece lakabı 'Torun' olarak kalmış... Arzılardan Gurugafanın Ömer kızı Şerife ile evlendi. Şerife Hanım, Çavuşmehmetin kardeşidir... Torun böylece Canalilerin Aziz, Doğvellerin Ömer ve Garaburunun Şevket ile bacanak oldu... Engin ve Elvan adını verdiği bir kızıyla bir oğlu var. Engin, Hatçamehmetlerin Mehmet Saki kızı Serap ile evlendi, Şerife Mina adında bir kızı var... Torun Ahmet, çocukları ve torunlarıyla Anıtkaya'da yaşıyor...
Eski Reis
Hafızın ortanca oğlu Mahmut 1941 yılında doğdu. Deliyakıbın kızı Selime ile evlendi. Selime Hanımla hala dayı çocuğu oluyorlar. Ayrıca Çakırların Kapitalis (Mehmet Erdem) ve Yörüğoğluların Metin Tüplek ile bacanak oldular... Erken dönemde Anıtkaya'dan ayrıldı. Çeşitli yerlerde Banka Müdürü olarak çalıştığı için lakabı 'Müdür' kaldı. Emekli olduktan sonra Anıtkaya'ya dönüp bir dönem Belediye başkanlığı yaptı. Sonrasında köyünden ayrılmadı. Şimdi 'Eski Reis' diye tarif edilmektedir.
Selime Hanımla Hafızın Mahmut'un bir kızı ve iki oğlu oldu; Mualla, Ömer ve Harun... Mualla Anıtkaya dışından bir beyle evlendi. Küçük oğlu Harun ise Dombeylinin Hasan kızı Dilber ile evlendi. Dilber'in ninesi ile Eskireis kardeş olduğunu hatırlayalım...
Hafızındükkanın yerine yapılan yeni binadaki küçük dükkanında Harun şimdi bakkalcılık yapıyor. Dedesinin mesleğini, dedesinin yerinde sürdürüyor. İki kızı ile bir oğlu var; anasıyla babasının adı olan Selime ile Mahmut ismini çocuklarına vermeyi ihmal etmemiş...
Hayrettin Öztürk
Hafızın en küçük oğlunun adı Hayrettin... Yenialinin kızı (teyzesinin kızı) Sunay ile evlendi. Tekelilerin Mahmut Taşkın, Hacıeminin Mürsel As ve Bilallerin Salim Kaynar ile bacanak oldular.
Hafızın Hayrettin erken dönemde Afyon'a yerleşti. Orada çalıştı, emekli oldu. Baba mesleği bakkalcılıktan O da vazgeçemedi; dükkanında kendince gıldırdadı durdu. Sunay Hanım 2018, Hayrettin ise 2021 yılında vefat ettiler...
İki kızı ile bir oğlu oldu; isimleri Ayşe, Hülya ve Mehmet'tir... Anasıyla babasının adlarını çocuklarına vererek geleneği sürdürmüş... Ayşe ve Hülya Anıtkaya dışından beylerle evlendiler.
Mehmet, İslami ilimlerin efsane merkezi Ezher'den mezun oldu. Afyon'da İmam Hatip olarak çalışıyor... Anıtkaya dışından bir hanımla evlendi. Hayrettin ve Abdurrahman adlarında iki oğlu var...
***
İyi eğitim, hafızlık, bakkalcılık, muhtarlık, vs.... Görüldüğü üzere, Hafız Mehmet çocukları ve torunlarından her birine kendisinin farklı bir yönünü miras bırakmış gibi...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder