Köylünün yaşam alanı, koca bir avlunun içindeki ev, dam(ahır), samanlıktan ibarettir. Eve bitişik veya ayrı olarak un evi, ambar evi de eklentiler içinde yer alır. Ayrıca düzenlik fışkılık gibi üzeri örtülü fakat yanları açık mekanlar da bu avlunun bir köşesinde yer alabilir. Tabi avlunun bir köşesinde mutlaka bir ayakyolu (hela) olmalıdır.
İhtiyaç hasıl olduğunda eve bir köşeye yeni binalar kondurmak veya yeniden bir ev yapmak gerektiğinde bunun vaktini iyi ayarlamak gerekir. Harman işleri başlamadan hemen Hıdrellez sıralarında yapım işleri aradan çıkarılmalıdır. Tabi işin hazırlık kısmı da bu programa göre erken başlamalıdır. Mesela lazım olacak ağaçlar, kavak veya söğüt ağaçları yaprak açmadan kesilmeli, kabukları soyulmalıdır. Taşlar araziden, uygun taş bulunan tarlalardan veya taş ocağından çıkarılıp getirilmelidir. Kerpiç kesilmeli ve yapı başlayana kadar kuruması sağlanmalıdır.
Henüz inşaatta tuğla kullanımının yaygınlaşmadığı, çimento yerine çamur harcıyla duvar örüldüğü zamanlardan bahsediyoruz. Bu dönemin en önemli inşaat hazırlığıdır kerpiç kesmek. Bu dönemde hemen hemen herkes kendi evinin ustasıdır. Tabi herkesin eli yatkın olmayabilir bu konuda. Bu yüzden tek başına ev dam yapmak kolay değildir. Bir de bu işin ustaları vardır. Hatırladığım Deli Cafer (Cafer Sağlam) vardı mesela. Yılıklardan Süleyman ve Mevlüt Öztürk kardeşler vardı. Rahmetli oldular. Yaşayanlardan Osman Haykır Mandaların Saadettin Öztürk (Tombak) hatırıma geldi. Genelde inşaatlarda usta olarak bunları görürdük. Kerpiç kesme işine de nezaret ederlerdi diye hatırlıyorum.
Hatırladığım kadarıyla kerpiçler hep harmanyerlerinde, çimenliklerde kesiliyordu. Arpalık’ta, Alagır’da, Buñar’da, Gatçayır’da, Söğütçük’de böyle bir şeyler hatırlıyorum. Ya suya yakın yerlerde olacak, ya da varillerle fıçılarla su taşınacak. Bir de sanırım toprak ham ve sert olacak, çimenliklerin tercihinin bir sebebi de bu olmalı. Eğer bina yapılmadıysa, eski harman yerlerinde bazı doğal olmayan çukurluklar görürseniz bilin ki orada zamanında kerpiç kesilmiştir.
KERPİÇ NASIL KESİLİR
Nerede kesileceğine karar verildikten sonra oradan toprak almak için önce çimen yüzeyi, ot köklerinin bulunduğu yaklaşık 10 santimlik katman sıyrılıp atılır ve kullanılacak toprak tabakası çıkarılır. İri saman katılan toprak, fıçılarla taşınan su kullanılarak bir güzel çamur haline getirilir. Kıvamına usta karar verir, ama kerpiç çamuru katı olmalıdır. Ustaya ait ahşap kerpiç kalıpları hazır olmalıdır. Bunlar genelde 5 kerpiçlik basit dikdörtgen bölümlerden oluşan kalıplardır. Herkeste bulunmaz, bulunmasına da gerek yoktur. Bir insan ömründe kaç kere kerpiç keser ki? Kıvamını bulmuş olan çamur işte bu hazır bekletilen kalıplara dökülür. Usta malayla bastırarak bölümlerin tam dolduğundan emin olunca kalıbı düzgün bir şekilde dikey olarak çeker. Beş adet kerpiç kesilmiştir. Bu şekilde çamur bitene kadar kerpiçler yere dökülür. İşlem bitince öylece güneşte kurumaya bırakılır kerpiçler. Yaz güneşi birkaç gün içinde çiğ kerpiçleri sertleştirir. Kırılmayacağına kanaat getirilince, bir hafta kadar sonra ters yüz edilerek tabanının da pişmesi sağlanır. Çevirme işleminde rahat hareket edebilmek için daha kerpiç keserken her dökümde kalıplar arasında yeterli mesafe bırakmaya dikkat edilir. 20-25 günde kerpiçler kullanılabilecek duruma gelmiş olur.
Güneşte pişirme tekniği çok etkilidir. Bu işlemi gören kerpiç adeta taş gibi sertleşir. Bir de içine katılan iri samanın tutkal özelliği düşünülmeli. Ayrıca az da olsa iri kum veya başka bir şey katıyorlar mıydı kerpiç çamuruna bilmiyorum. Yalnız şimdi bile eski ev yıkıntılarından çıkarılan kerpiçleri kullanmak için ayıranları görebilirsiniz. Belki 70 yıl önce kesilmiş kerpiç hala kullanılabilir durumda. O kadar sağlam yani.
İnşaat hazırlıkları, malzeme temini, kerpiç kesme vs. öyle planlanmalıdır ki Temmuzda başlayacak oraklara kadar yapım işi bitmiş olsun. Bu yüzden kerpiç kesme bu hazırlık safhasının en önemli kısmıdır.
Teknolojinin gelişmesine bağlı olarak Anıtkaya/Eğret’teki yapı işleri de doğal olarak değişiklik göstermeye başladı. Çamur yerine, çimento; kerpiç yerine tuğla; çorak dambeş yerine kiremit çatı. Hasılıkelam, malzemeler değişti, yeni malzemelere göre yeni ustalıklar yeni işler türedi, zaman değişti onunla birlikte her şey değişti. Kerpiç gitti, kerpiçe ihtiyaç gitti, kerpiç ustası da haliyle yok oldu. Bu iyi mi kötü mü bilmiyorum ama; yeni betonarme evinde battaniyeye bürünmüş Halam şöyle demişti: “Toprak eviñ gözünü seven, yazın buz gibi gışın ıccecik olurdu.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder