23 Temmuz 2024

Akgalak

     
    Bu kavram Eğret ağzına 1958'de belediye kurulduktan sonra girmiş. Daha doğrusu Anıtkayalılar yeni duruma manidar, isabetli ve güzel bir karşılık bulmuşlar. 

    Köy kanununa göre idare edildiği zamanlarda millet Muhtar, Katip, Kahya, Bekçi, Korucu, Desdivancı vb. kavramlara alışmıştı. Belediye teşkilatı kurulduktan sonra eski görev ve görevliler Koruma kanalıyla devam ediyordu; fakat ek olarak yeni kadrolar ihdas edildi. Onlardan biri zabıtadır.

    İlk Belediye Reisi Çakırosman (Osman Erdem) zamanının zabıtası Göcen/Potuk (Mevlüt Gülen) imiş. 27 Mayıs 1960 darbesinden dolayı kısa süren bu dönemde Potuk üniforma giyip giymediği bilinmiyor. Anıtkaya'nın ilk zabıtası olması sebebiyle önemlidir. Bununla beraber darbe yüzünden sadece Belediye Reisi atanmış, diğer belediye kadrosuna dokunulmamış olması muhtemeldir. Öyle olduysa Göcen'in zabıtalığı bir müddet daha devam etmiştir. Zabıtayı millet biliyor, ama başka bir isimlendirmenin bu dönemde yapıldığına dair veri yok.

    Turabilerin Obagumandanı Yusuf Külte, 1959 1960 yıllarında çekildiği tahmin edilen bir fotoğrafta zabıta kıyafetleriyle görülüyor. Ayrıca onun bu görevi yürüttüğünü çok kişiden işittim. Sadece bu görevinin tarihini net olarak söyleyemiyorlardı...

    Seçimlere kadar iki öğretmenin başkanlık yaptığı bir ara dönem var. Bu arada Kelahmedin Abdullah Azbay ve Sağıroğlunun Süleyman Sancak zabıta görevini yürütmüşler. İkisi bir arada mı yoksa ayrı ayrı mı belli değil. 

    Darbe sonrası ilk seçimde (1963) Tunaüseyin (İbrahim Kayır) seçildikten sonra, belediye kadrosunu da baştan ayağa değiştirmiş. (Galiba o vakitlerin kadrosu memur statüsünde olmadığı için Başkan kendi kadrosuyla geliyordu.) Haliyle Tuna'nın zabıtası da kendi kafasına göre oluyor. Patlakların Çete (Mehmet Patlar), akıllarda kalan bir zabıtalık yapmış. Bir münasebetle daha önce bahsettiğimiz 'Dıkmalar Mahallesi' olayı bu dönemin ürünüdür. Yine de Çete'ye 'akgalak' denildiğine dair bir şey duymadım.

    Akgalak yakıştırmasına bir milat aranıyorsa galiba Delimısdık (Mustafa Erdem) dönemi beklenmelidir. Onun döneminde üç zabıta kadrosundan söz ediliyor. Bunları Dedelerin Çapar (Mehmet Cemalettin Dadak), Çakalın Süleyman Eren ve Bükürün Ali İhsan Ölçer doldurmuşlar. 1969 Eylül ayındaki Ortaokul açılışında merdivenlerin iki yanında duran üniformalı zabıtalar Ali İhsan Ölçer ile Süleyman Eren'dir.

    Açılış fotoğrafındaki zabıta şapka siper/galaklarının beyaz değil koyu renk, muhtemelen lacivert olduğu görülüyor. Bunda şaşılacak bir durum yok, çünkü bu iki zabıtaya 'Akgalak' denildiğini duymadık. O yıllarda bu lakap kendisine yakıştırılan Çapar, fotoğrafta bulunmuyor. Üç zabıta kadrosuna bir de amir gerektiği için O, Zabıta Amiri imiş ve amirler beyaz siperli şapka takarlarmış. Sırf bu yüzden Çapar'ın ikinci lakabı 'Akgalak' olarak yerleşmiş...

    Üç zabıtadan biri, köye şebeke suyu sağlandığında 'Sucusüleyman' oluyor; diğeri de 1973'te elektrik bağlanınca 'Enetdirekcialessan' oldular. Böylece Çapar tek başına kendi kendinin amiri oluverdi ve hala Akgalaktı.

    Akgalak Çapar'ın ürkütücü bir duruşu ve azametli yürüyüşü vardı. O, köşeden göründüğü zaman çocuklar kaçışırdı. Niye kaçıştığımızı bilmez, hiç acelesi olmayan adımlarla, eligötünde rahat yürüyüşle gözden kaybolmasını beklerdik. Büyüklerden duyduklarımız sebebiyle ondan korkardık herhalde. Bir defa Akgalak Çapar ceza yazmakla özdeşleşmiş gibiydi. Kimseye durup dururken ceza yazacak hali yok elbette, ama onun ceza yazıyor olması tek başına insanları tedirgin etmeye yetiyordu. Bu o kadar yerleşmiş ki milletin zihnine, bir şey yaparken çekinecek bir durum olmadığını anlatmak için 'varıp da Çapar ceza mı yazcek'  diye yeni bir deyim bile oluşturulmuştu. Hatta analar 'Çapar geliyo!' diye çocuklarını korkuttuğu da olurdu.

    12 Eylül 1980'den sonra işler değişti. İlk yerel seçimlerden sonra Salim Kurt dönemi başladı. Bu arada Dedelerin Çapar, Anıtkaya Belediye zabıtalığından emekli oldu. O, aynı zamanda ilk emekli Akgalak'tır... Emeklilik döneminde Anıtkaya'nın ilk hırdavat dükkanını açtı. Uzun süre eğlendiği dükkanını Ali Osman Sancak Hoca'ya devrettikten sonra, 1999'da vefat etti. 

    İlk Akgalak emekli olduktan sonra yerini dolduran zabıta, Sefa Okutan idi... Salim Kurt, Mahmut Öztürk, Ömer Aydın ve Remzi Kayır dönemlerinin zabıtasıdır. Arada sırada başına taktığı şapkanın siperi ak mı, kara mı hiç dikkat etmedim. Bazen 'Akgalak' derlerdi. Gerçi kafasının estiğine ceza yazmaz, çocuklar ondan öcü gibi korkmaz, O da kimseye korku salma niyeti taşımazdı; ama yine de Akgalaktı. 

    Bununla beraber onun Akgalaklığı kesintiye uğramış, bir dönem başka işlerle vazifelendirilmiş. Bu dönemde fiili ve kadrolu olarak Ali Kaya zabıta işini yürütmüş. Ancak yeni belediye başkanının iş taksiminde Sefa Okutan tekrar zabıta görevini almış. 

    Sefa Okutan'a 'son Akgalak' denilse yeridir. Emekli olduktan bir kaç yıl sonra belediyelik düştü. O vakte kadar görevlendirmeyle bu işe bakanlar oldu. Yeni zabıta kadrosunu dolduran Mahmut Kaçmaz bırak akını karasını, galaklı bir şapka giymeye bile fırsat bulamadı. Anıtkaya Belediye Zabıta Amirliği kendi tarih oldu, amma 'Akgalak' adı dilde yadigar kaldı.



2 yorum:

  1. Bayramgazi li olarak hatırladığım çok güzel anılarım var Eğret veya Anıtkaya ile her cumartesi pazarı olurdu dört gözle pazarı beklerdik at arabası ile gider alış veriş yapılır buğday satılır mevye sebzeler alınırdı 1972 de ayrıldım oralardan geçen ay Kütahyayı giderken içeri girdim çok değişen birşey yok pazar yerini koca meydan dı o meydanın yerini evler almış çok üzüldüm. Eski hali daha güzeldi mezarlık tarihi han arada kaybolmuş gitmiş

    YanıtlaSil
  2. Adsız Ömer Yılmaz

    YanıtlaSil