Omarcıkoğlu Mehmet'in Havva Hanımdan olan büyük oğlu Hüseyin çocuklarını ele almayı sürdürüyoruz. Kızlar Ümmügülsüm, Hatiboğlu Mahmut'a varıyor; Molla Osman'ın anası olacak. Ayşe ise Çorcalı Topal Ali'ye varıp Olcaklı Musa Hoca'nın ninesi olacaktır... Büyük oğlu Ali'den Gıralilere varılacak... Mehmet'ten ise Altındiş, Arap, Güdüğizzetlere gidildiğini gördük.
Oğulların en en küçüğü Abdullah'a geldik. Büyük dedenin adını almış; bu büyük dede Abdullah, belki de Eğret'e gelen ilk Omarcıkoğlu oluyor... O zaman, 1874 yılında doğan Abdullah, Omarcıkoğlu Abdullah'ın adını taşıyan ilk torunu olur...
Yahyalardan Mehmet kızı Hatice ile evlendi. Böylece Abdullah; (ikinci eşi itibariyle) Omarcıkların Ahmetçavuş ve Gağşakların Halil (Gocagulak) ile bacanak olacaklardır...
Abdullah ile Hatice Hanımın altı tane oğlu oldu. Bunların yaş sırasına göre isimleri Hüseyin, Kerim, Osman, İsmail, Feyzullah ve Mehmet'tir... Bunlardan sonra Omarcıkoğlu Abdullah Cihan Harbinden sonra, Eğret işgali öncesi vefat etti. Karısı Hatice Hanım ise kurtuluştan bir müddet sonra, 1931 yılında vefat etti...
Çocuklarına dönecek olursak; Kerim ve Osman çocuk yaştayken vefat ettiler. Diğer dördünden Omarcıkların bir kolu günümüze taşınmış olacak... Sırayla gidelim....
1. Goca Hüseyin
Altı çocuğun en büyüğüdür, 1901 yılında doğdu. Hüseyin ismi, dedesinin adıdır. Kendisine 'Goca Hüseyin' denmesinin sebebi, yaşça kardeşlerinin büyüğü olması değil; fiziki olarak iri yapılı olmasıdır. Babası Omarcıkoğlu Abdullah kırklı yaşlarda vefat ettiğinde, evin büyüğü olarak mecburen aile reisi oldu...
Gocahüseyin, Mollahmetlerden Süleyman kızı Azime ile evlendi. Azime Hanım, anası itibariyle de Emiralilere dayanır... Ayrıca bu evlilikle Gocahüseyin, Akbaş Ömer ile de bacanak oldu... Fadime ve Ayşe adında iki kızı ve Ahmet adında bir oğlu dünyaya geldi. Fadime, İdirizlere gelin gitti; doğum sonrası genç yaşta vefat etti. Ayşe, yine İdirizlerden Kekeç Halil eşi oldu, 2002'de vefat etti...
Omarcıkların eski Goca Oda ile Gocahüseyin adeta bütünleşti.
Hem kardeşlerin büyüğü, hem evin büyüğü idi, oda tütecekse sorumluluğu biri almalıydı; o biri Gocahüseyin oldu.
Misafir ağırlamayı severdi. Gerçi masraflı oluyordu; lakin bunun kendisine 'bereket' olarak geri döndüğünün de farkındaydı.
Eğret, ana yol üzerinde bulunduğundan misafir eksik olmazdı. Oda da çoktu, ama misafir kendisine (ve hayvanına) bakılacağından emin olduğu odaya gider...
Bu yüzden Omarcıkların oda hiç boş kalmazdı... Normal yolcular, yolda kalanlar, çerçiler, tüccarlar...
Bir gece Odanın misafiri kil tüccarıydı... Deve kervanına yüklediği killeriyle Eğret'te mola vermiş ve Omarcıkların odaya inmişti... Belki de burada ilk konaklaması değildi, Gocahüseyin ile önceden tanışıyorlardı...
O gece tüccar Gocahüseyin'e kil ticaretini önerdi. Aklına yatan bu teklifle başladığı kil ticaretini tam 18 yıl sürdürdü.
Gidip nereden alıyorsa alıyor, etraf köyler ve Eğret'te satıyordu. Odada misafir ağırlamaları, kendiliğinden çok geniş bir bölgede hatır sahibi yapmıştı onu. İtibarı, çevresi ve sattığı malın temel ihtiyaç malzemesi olması sebebiyle müşterisi de hazır sayılırdı...
Onunla birlikte yaptıkları bu işin ileride oğluna lakap olacağını bilemezdi. Oysa asıl 'Kilci' kendisiydi...
Kilci Gocahüseyinin eşi Azime Hanım 1947 yılında vefat etti. Bu durumda dul olarak 34 yıl daha yaşayan Gocahüseyin de 1971'de vefat etti...
Kilci
Gocahüseyinin üç çocuğunun en küçüğü ve tek oğlu Ahmet 1937'de doğdu. Babasıyla kilcilik yaptığı yıllardan hatıra olarak 'Kilci' lakabı kaldı. Bödü Emmisinin büyük kızı Fadime ile evlendi; daha sonra Güdüğizzetin İsmet ve Bükürün Muammer ile bacanak olacaklar... Gocahüseyinin oğlu olarak çevrede zaten saygın bir yeri olan Kilci, babasından sonra da bu saygınlığını korudu. Günün şartları gereği kile ihtiyaç kalmayınca başka meşguliyet alanlarına yöneldi. 1970'li yıllarda Anıtkaya ortalamasına göre büyük çaplı hayvancılık yaptı. Kırda onun malları uzaktan sığır sürüsü gibi görünür, 'Kilcinin Sığır' derlerdi...
Kilcinin dört oğlu oldu, büyüğüne babasının adı olan Hüseyin ismini koydu. Yine Omarcıklardan Delicaferin kızı Meryem ile evlenen Hüseyin de Şemşilerin Adem Şık ve Naymelerin İbrahim Kırbaç ile bacanak oldular... Hüseyin'in üç çocuğundan Ahmet, Canavarcının Ömer kızıyla; Akif, Anıtkaya dışından bir hanımla evlendi. Kızı Azime, Canalilerin Mehmet oğlu Ali eşidir. Hüseyin, ailesiyle Anıtkaya'da oturuyor... İkinci oğlu Nail'e bu ismi asker arkadaşının hatırasına vermiş. 1964 Doğumlu Nail, Eftetli Havva Hanım ile evlendi. Üç kızları var; Fadime, Olucaklı Niyazi Bülbül; Yasemin, Mardakların Dişçi Ali oğlu Ahmet Saki; Merve, Çolömerlerin Körsüleyman torunu ile evlendi. Kilcinin Nail de Anıtkaya'da oturuyor...
Kilcinin üçüncü oğlu Abdullah, büyük dedesinin adını taşıyor. Anıtkaya dışından bir hanımla evlendi. Ahmet ve Nurullah adında iki oğlu var. Afyon'da emekli olduktan sonra tekrar Anıtkaya'ya yerleşti, halen köyünde oturuyor...
En küçük oğlu Rahim... Kilci, Rahim ismini de bir arkadaşından esinlenerek vermiş. Daldalların Gocayörüğün Gümüş (İbrahim Honça) kızı ile evlenen Rahim'in Ahmet Yasin, Elif ve İbrahim Ertuğrul adlarında üç çocuğu bulunuyor. İbrahim, merhum Gümüşün adı... Kilcinin torunları arasında Ahmet adını taşıyanlar da dedelerinin adını almış oluyor...
Eski Eğret/Anıtkaya düğünlerinin seyman geleneğinin en önemli figürü olarak Kilci gösteriliyor. Çünkü seyman durmak için başta güçlü fizik gerekliydi, babası Gocahüseyin gibi iri yapılı olan Kilci de bunun için biçilmiş kaftandı... 1996 Yılında vefat etti...
2. Goca İsmail
Omarcıkoğlu Abdullah'ın dördüncü oğludur. 1907 yılında doğdu. Garaguzuların Arif kızı Fatma/Fadik ile evlendi ve böylece Veyislerin Deliban (İbrahim Dadak) ile bacanak oldular... Fadik Hanım, Kesgin Mahmut'un da ablası olur...
İkisi kız ikisi oğlan, dört çocukları oldu; Kerim, Abdullah, Hatice ve Sultan... Aslında 1930'da doğan bir oğulları iki yaşındayken vefat etti, onun adını iki yıl sonra doğacak Abdullah'a verdiler... İsimlendirmelerin hiç biri sebepsiz değil; her birinin geçmişe ait bir dayanağı var. Abdullah ile Hatice ana-babasının adı; Kerim, ölen Abisinin adı; Sultan ise Fadik Hanımın büyük ninesinin adı...
Bu dört çocuktan sonra Omarcıkoğlu İsmail 1946 yılında vefat etti. Fadik Hanım çocukları yanında olduğu halde, eşi vefat eden Yonuzların Halil'e vardı. Çocukları orada büyüdü ve evlendiler. Kızları Hatice, Garadelilerin Hödükhaliban (Halil İbrahim Kızılyel) eşi; Sultan da Yahyaların İbrahim Diril eşi oldular. Burada bir hatırlatma lazım; İbrahim Diril'in Yahya Dedesi ile Sultan'ın Hatice Ninesi kardeştir...
Kerim Sağlam
Büyük oğlu Kerim 1934 yılında doğdu. Babalığı Yonuzların Halil'in kızı Ayşe ile evlendi. Mehmet Ali adını verdiği oğlu 1955 yılında doğdu. Bundan sonra Kerim İzmir'e göçtü...
Oğlu Mehmet Ali İzmir'de Eyüpçetinin İbrahim Hoca kızı Kezban ile evlenerek Etemin Adem ile bacanak oldular... Canan, Ayşe ve Sümeyye adlarında üç kızı İzmir'de yaşıyorlar.... Kerim'in bir oğlu daha oldu, adını Ümit koydu. Anıtkaya dışından evlenen Ümit, Ankara'da yaşıyor... Kerim Sağlam kendisi 2017, eşi Ayşe Hanım 2023 yılında vefat ettiler...
Kelapdılla
İsmail'in küçük oğlu Abdullah, 1936 yılında doğdu. Yine Omarcıklardan Azizin Apil Hoca kızı Satı ile evlendi. Böylece, Berber Şükrü Sağlam ve Kemiğin Ali Öter ile bacanak oldular... Zamanla Abdullah 'Omarcıkların Kelapdılla' diye lakaplandı. Dört oğlu oldu...
1969 Yılı seçimlerine Belediye Başkan Adayı olarak girdi, kazanamadı. Bundan sonra Köyde çok durmadı, İzmir'e taşındı. Dört oğlunun yetişme ve evlenmeleri bu döneme rastlar.
1958 Doğumlu büyük oğlu İsmail, Manavların Dodirinin kızı Emine ile evlendi. Emine Hanımın Kesgin Mahmut Dedesi ile İsmail'in Fadik Ninesi kardeş olduğunu unutmayalım... Halil ve Mehmet Ali adında iki oğulları oldu; Halil, 2014'te genç yaşta vefat etti... Mehmet Ali, Ramazan İbili kızı Hamiyet'le evlendi; iki oğlu var... İzmir'de oturuyorlar... İkinci oğlu Selahattin Anıtkaya dışından evlendi, Sercan ve Serhat da onun oğullarının adıdır... Onlar da İzmir'de oturuyorlar...
Diğer oğlu Apil (Abdullah), Amcası Yonuzların Yunus kızı Hacer ile evlendi. Apil'in iki oğlunun isimleri Tuncay ve Abdullah...
En küçük oğlu Aziz ise Samsunlu bir hanımla evlendi. Abileri gibi Aziz'in de iki oğlu oldu. İsimleri, Muratcan ve Mert Abdullah... Hepsi İzmir'de yaşıyorlar...
Kelapdılla da İzmir'de yaşıyor; ama yazları Anıtkaya'da geçiriyordu, 2021'de vefat etti...
3. Kel Feyzullah
Omarcıkoğlu Abdullah, 1911'de doğan beşinci oğlunun adını Feyzullah koydu. Eğret'te bu isim daha önce duyulmuş değil. Dediklerine göre, Omarcıkların Odada o sırada bulunan bir misafirden esinlenerek böyle isim konulmuş. Bu yüzden Feyzullah'a 'bulduk' da diyorlarmış; zira bu kelimenin Eğret'te kazandığı anlamlardan birisi de bu imiş...
Aynı adı taşıyan başka kimse bulunmadığı, Eğret'te tek olduğu için ayrıca bir lakaba da gerek yok aslında; ama yine de kendisinden 'Kel Feyzullah' diye söz ediliyor.
Feyzullah, Omarcıkların Arabeci kızı Ümmühan ile evlendi. Böylece Mardakların Mustafa ve Garapaçaların Bali Mehmet ile bacanak oldular... Annesi itibariyle Osmanköylü olan Ümmühan Hanım ile Feyzullah'ın altısı kız üçü erkek, toplam dokuz çocukları oldu: Hatice, Selime, Raike, Osman, Selver, Azime, İlyas, Abdullah, Fidan...
Kızlarının isimlerine bakalım... Büyük kızı Hatice, Feyzullah'ın ana adı... Selime, Mollaosmanın ikinci hanımı adı... Raike, bulduk; yani sülale dışından ilham alınmış... Selver, Amcası Omarcıkoğlu Ali'nin genç yaşta ölen kızının adı... Azime, Gocahüseyinin Hanımı adı... Gülfidan/Gülfadime, Feyzullah'ın Ninesi adı...
Kelfeyzullah 1992 yılında vefat etti. Eşi Ümmühan Hanım, sekiz yıl sonra 2000'de öldü...
Büyük kızı Hatice, Haytanın Ali Özdemir eşi; Selime, Körhocanın Mevlüt Varlı eşi; Raike, Terlemezin Şaban Hoca eşi; Fidan, Dendenin Şahin Tüblek eşi oldu. Selver, önce Gobakların Arif Kopan'a, sonra Susuz Köyüne gelin oldu, orada vefat etti. Azime ise henüz çocukken vefat etti...
Büyük oğluna Osman adını koydu, çünkü bu isim ölen Abisinin adıydı. Osman küçükken geçirdiği menenjit sebebiyle işitme ve konuşma yetisini kaybetti. Bundan sonra 'Feyzullahın Dilsiz' diye anılacaktır. Akörenli Hatice Hanım ile evlendi ve İzmir'e yerleşti. Üç kız bir de oğlu oldu. Kızlar Anıtkaya dışından beylerle evlendiler. Feyzullah adını verdiği oğlu da İzmirli bir hanımla evlendi. Hepsi İzmir'de yaşıyorlar...
1951 Yılında doğan ortanca oğlunun adını İlyas koymalarının sebebi, Hıdrellezde doğmuş olmasıdır. Terlemezin kızı Halise ile evlendi. Üç kız, iki de oğlu oldu. Kızları Azime Konyalı, Hüsniye Yozgatlı beylerle evlendiler. Ortanca kızı Fadime, Balıkesirli Nevzat ile evlenip Raike halasının kızı Fadime ile elti oldular. İlyas'ın büyük oğlu Beytullah, İhsaniye/Demircili hanımla evlendi; bir kız, bir oğlu var... Küçük oğlu Mehmet de Anıtkaya dışından bir hanımla evlendi. Samet ve Özge onun çocuklarının adı... İlyas 1998'de vefat etti, çocukları İzmir'de oturuyor...
...Ve küçük oğlu, 1956 doğumlu Abdullah, dedesinin adını aldı. Hatiplerin Mollaosmanın torunu Necla ile evlendi. Gece Bekçisi olarak çalıştı ve emekli oldu. Bu yüzden 'Bekçi Abdullah' diye tanınır. İki kızının büyüğü Hacer Eselere, küçüğü Leyla ise Tellilere gelin oldu... Büyük oğlu Feyzullah, Kalecikli Fatma ile evlendi; Necla ve Abdullah adlarında iki çocuğu var... Küçük oğlu Ömer ise Erkmen'den Elif ile evlendi; Gökçen ve İsmail Efe olmak üzere iki çocuk da Ömer'in... Bekçi Abdullah ve çocukları Afyon'da yerleşikler...
4. Bödü Mehmet
Omarcıkoğlu Abdullah'ın küçük oğlu, altı kardeşin en küçüğüdür; 1915'te doğdu. Büyük Dedesinin adı olan Mehmet ismi konulmuş. Daha küçükken oyun esnasında 'Keçigızı' diye bilinen Gıralinin Ümmühan Ninesi Mehmet'e 'Bödü' deyiverdi. Bu yakıştırma onun adının önüne geçti ve lakabı Bödü olarak kalakaldı...
Gocaguliz (Ali Osman Uysal) kızı Hanife ile evlendi. Bacanakları; Daldalların Gocayörük Mevlüt Honça ve Halit Honça, Tekirgızıların Gambırömerdir...
Bödümehmet ile Hanife Hanımın üç kız üç oğlan, altı çocukları oldu. Kızlar; Fadime, Kilci Ahmet Sağlam eşi; Hatice, Güdüğizzetin İsmet Sağlam eşi; Ayşe de Bükürlerin Muammer Ölçer eşi oldular... Oğlanlara gelmeden; Bödü 1994'te, eşi Hanife Hanım 2008'de vefat ettiler...
1947 Yılında doğan büyük oğluna, önceden vefat eden Abisi Goca İsmail'in adını koydu. Osmanköylü Fatma Hanım ile evlenen İsmail, İzmir'e yerleşti. Fethi ve Göksel adlarında iki oğlu oldu. Anıtkaya dışından evlenen oğullarının ikişer çocuğu var... Bödünün İsmail 2010'da vefat etti; çocukları İzmir'e yerleşikler...
Ortanca oğluna kendi babasının adını verdi. Abdullah, yine Osmanköy'den Gülşen Hanımla evlendi. Eltisi Fatma Hanım ile Gülşen Hanım teyze çocukları... Abdullah'ın üç oğlu oldu. Büyükleri Mehmet, Afyon'dan Ayşegül Hanım ile evli; Abdullah, Gülşen ve Kerem isimlerinde üç çocuğu var... Ortanca oğlu Ahmet, Ankaralı Emine Hanım ile evlendi; Mert ve Yunus adında iki oğlu var... Küçük oğlu İrfan ise Çolömerlerden Ebru ile evlendi; onun çocukları Burak ile Elif...
Bödümehmetin küçük oğlu 1955 yılında doğdu. Ona da genç iken ölen bir başka Abisi olan Kerim adını koydu. Gavasıntopal kızı Fatma Hanım ile evlenen Kerim'in de iki kız iki oğlu oldu. Büyük kızı Hanife, Kekecin Osman'ın Doğan İdis eşi; küçük kızı Kevser ise Körhalillerin Mehmet oğlu Halil Kirkit eşi oldu. (Halil'in babası ile Kevser'in Havva ninesi kardeş... ve Doğan İdis'in ninesi de Omarcıklardan olduğu unutulmasın.)
Kerim'in büyük oğlu Mehmet, Çolömerlerden Erdoğan kızı Eşe/Ayşe ile evlendi ve böylece Amcaoğlusu İrfan ile bacanak oldular. Mehmet'in Kerim adında bir oğlu ve iki de kızı var... Küçük oğlu Sinan ise Çatalların Çorumlu lakaplı Mustafa Soylu kızı Ümmühan ile evlendi. Nefise adında bir kızı var... Eşi Fatma Hanım 2023'te vefat etti, Kerim çocuklarıyla Anıtkaya'da yaşıyor...
Bödümehmet ömrünün sonuna kadar koyunculukla iştigal etti. Bu yüzden İblak Dağını mesken tuttu. O dağın her yanını karış karış bildiği, etraf köylülerle Dağın hudutları konusunda tek başına mücadele ettiği hala efsane gibi anlatılır.
Gedik mevkiinde yaptığı çeşme kendi adıyla anılıyor. Yıllardır çeşme yanındaki düzlük mesire yeri olarak kullanılıyor, hatta bir ara 'Bödü Tesisleri' diye anılıyordu.
Çeşmenin berisine, damadı ve yeğeni Kilci ile kızı Fadime adına ikinci bir çeşme daha yapılmış... Yaz kış demeden, az veya çok ikisi de şırıldayıp duruyor...
Bugün Anıtkaya'daki bütün Abdullah Sağlam'lar, Omarcıkoğlu Abdullah'ı hatırlatmalıdır... Ve onun da büyük dedesi olan en dipteki, belki de Eğret'teki ilk Omarcıkoğlunu...